Ankara Üniversitesi Akademik Arşiv Sistemi:
- Üniversitemiz Akademik ve Kültürel Mirasını toplama, saklama ve geniş kitlere duyurmak amacını taşır
- Üniversitemiz akademik çıktılarını uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar
- Etkisini artırmak için telif haklarına uygun şekilde Açık Erişime sunar
Ayrıca Üniversitemiz Önlisans, Lisans ve Yüksek Lisans ders notlarına Açık Ders Malzemeleri sistemi üzerinden erişebilirsiniz.
Akademik Arşiv Sistemi farklı bölümlerden oluşur:
- Dergiler = Bu kategoride Ünivrsitemizde yayınlanan dergilere ulaşabilirsiniz
- Kitaplar= Üniversitemizde yayınlanan kitapları bu kategoride bulabilirsiniz.
- Gazeteler= Geçmişten günümüze bazı gazetelerin, bazı sayıları sizi tarihte bir yolculuğa çıkarıcak.
- Tezler= Yüksek Lisans, Doktora ve Uzmanlık Tezleri bu kategori altında yer almaktadır.
Recent Submissions
KİTAP İNCELEMESİ: Bookchin, Murrey, Geleceğin Devrimi: Halk Meclisleri ve Doğrudan Demokrasi, Dipnot Yayınları, 2017, 267 s.
(Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, 2024) Atalay, Gözde
Neoliberal Belirsizlik Rejimi, Girişimci-İnsan ve Yeni Nihilizm
(Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, 2024) Birdal, Serhat Celâl
Bu çalışmada, öncelikle, bir belirsizlik rejimi olarak tanımlanacak olan neoliberalizmin nasıl bir
“girişimci-insan” figürü üzerinde yükseldiğine ve bu figürün inşasında kişisel gelişim [self-help] ideolojisi ve
psikoloji disiplininin nasıl kritik bir rol üstlendiğine odaklanılacaktır. Günümüzde girişimci-insanın piyasa
rekabetinin dalgalanmalarına uyarlanabilecek bir “belirsizlik aktörü”ne dönüşümünde, neoliberal değerler ve
hedeflerle uyumlu bir kişisel gelişim ideolojisinin nasıl bir zemin sağladığı ele alınacaktır. Daha sonra ise,
kendisinin girişimcisi olmaya yönlendirilen ve mutlak performans ve haz alma buyruğunun gölgesinde sürekli
kendini aşmaya çağırılan neoliberal öznenin, bu çağrıyı yerine getiremediğinde bir nihilist varoluşa
sürüklendiğine dikkat çekilecektir. Beşeri anlam arayışının, kişisel gelişim ideolojisi aracılığıyla, nasıl bireyci
ve temelde psikolojikleştirici bir mecraya hapsolduğu, “kendine yatırım yapma” düsturuyla şekillenen
girişimcilik etiğinin, kolektif dayanışma ve eylem biçimleri yaratabilmenin nasıl önüne geçtiği ve nihayetinde
söz konusu arayışın döngüsel olarak nasıl daha fazla kaygı ve depresyon ürettiği ortaya konulacaktır.
Çalışmanın sonunda ise, özellikle sosyal medya ve internet teknolojileri üzerinden, anlamsızlığın kabulünün
mizah, ironi ve parodileştirmeyle karakterize olan ve “yeni nihilist döngü” olarak adlandırdığımız bir durum
yarattığı önerilecektir
Yerel Siyaset Bağlamında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Üye Profili Üzerine Sosyo-Ekonomik Analiz
(Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, 2024) Atçeken,Kandemir
Türkiye’de siyasi partiler hala en önemli siyasal katılım araçlarından birisidir. Siyasi partilerin üye
profili; parti karakteristiği ve partinin siyasal katılım yapısına dair pek çok bilgiyi içermekte ve çeşitli analizler
yapılmasına olanak sağlamaktadır. Yalnız siyasi partilerin farklı seviyelerindeki üye profilleri üzerine yapılan
sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır. Çalışma bu noktada, Mersin CHP üye profili ve partinin çeşitli
seviyelerinde siyaset yapma fırsatı elde etmiş üyelerin profilini, Sosyo-Ekonomik Statü (SES) modelinden
faydalanarak analiz etmektedir. Çalışmada, 2019 yerel seçimleri ile uyumlu 2017 ve 2018 yıllarına ait Mersin
CHP üye bilgilerini içeren iki veri seti ve bu veri setlerinin birleştirilmesiyle elde edilen 37.172 kişinin üye
bilgileri incelenmiştir. Yine, çalışmayı desteklemesi amacıyla oluşturulan, Mersin CHP’ye ait 2002-2018 yılları
arası milletvekilleri, 2004-2018 yılları arası belediye başkanları, 2014 yılı meclis üyeleri ve 2019 yılı yerel
seçimlerinde aday adayı olan üyelere ilişkin veri setleri de analize dâhil edilmiştir. Buna göre, SES modelinin
genel CHP üye profilinden çok, siyasi kariyer basamaklarında yükselme şansı elde eden (milletvekili, belediye
başkanı vb.) bireylerin siyasal katılım profilini açıklamada daha anlamlı olduğu görülmüştü
Türkiye-NATO İlişkilerinde Veto Krizleri: Benzerlikler ve Farklılıklar Üzerine Bir Değerlendirme*
(Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, 2024) Ovalı , Ali Şevket
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin tam ortasında Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği
teşebbüsüne itiraz etmesi ittifak içerisinde ciddi bir krize neden olmuştur. Kriz her ne kadar Türkiye, Finlandiya
ve İsveç arasında imzalanan üçlü mutabakat metni ile çözülmüşse de Ankara’nın sıkça veto kartına başvurması
ittifakın üyeleri arasında büyük kaygı yaratmıştır. Bu kaygılar NATO üyeleri arasında karar alma
mekanizmalarına dair reform gerekliliği tartışmalarını alevlendirmiş ve Türkiye’nin ittifakın sorun çıkaran
üyesi olarak tanımlanmasına neden olmuştur. Medyada yer alan haberlere göre Türkiye, 2009 ve 2022 arasında
en az altı NATO kararını veto etmiştir. Veto krizlerinin sayısı ve sıklığı Türkiye’nin vetoyu önemli bir dış
politika yapma enstrümanı olarak kullandığı ve gelecekte de bu şekilde kullanabileceğini göstermektedir.
Çalışma, bu varsayımdan hareketle, Türkiye-NATO ilişkilerindeki veto krizlerini mukayese ederek Türk dış
politikası üzerine var olan literatüre katkıda bulunmayı hedeflemektedir. Çalışma bu bağlamda veto krizleri
arasında benzerlik ve farklılıkları, her veto vakasının sebepleri, kısa vadeli etkileri ve sonuçlarını tartışarak
ortaya koymayı da amaçlamaktadır. Çalışmada karşılaştırmalı vaka analizi yöntemi kullanılacak ve bulgular
altı vaka üzerinden değerlendirilecektir.
Kamu yönetiminde davranışsal yaklaşım ve birleşik krallık davranışsal içgörüler ekibi örneği*
(Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, 2024) Yelkesen , Elmas; Bankoğlu, Hatice Duygu
Kamu yönetimi alanında insanı anlama çabası, davranışsal yaklaşımın kuramsal temelinin atıldığı 20.
yüzyılda başlamıştır. Günümüzde bu yaklaşım kamu yönetiminde psikolojik bakış açısını kullanmanın politika
uygulayıcılarına pratik fayda sağladığı düşüncesiyle tekrar gündeme gelmiştir. Kamu yönetimi alanında bu
konudaki çalışmalar insan davranışlarını ve tutumlarını gözlemleyebilmek, ölçebilmek ve yönlendirebilmek
amacıyla yapılan yönetsel uygulamalarla “davranışsal içgörüler” ekseninde sürdürülmektedir. Bu nedenle
çalışmada davranışsal içgörülerin kamu yönetimi alanıyla ilişkisi davranışsal yaklaşımın alandaki tarihsel
gelişimi üzerinden ele alınmıştır. Ayrıca çalışmada davranışsal içgörülerin kamu yönetiminde ilk uygulama
birimi olan “Davranışsal İçgörüler Ekibi (Behavioural Insights Team)” örnek olarak incelenmiştir. Çalışma bu
ilişkide ekibin kuruluşu, uygulamaları ve dönüşümü esas alınarak davranışsal içgörülerin nasıl görünür hale
geldiği sorusunu cevaplamayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda ekibin kabine ofisinin bir alt birimi olarak
örgütlenmesi, 2014’te ise alt birim olmaktan çıkıp şirketleşmesi dikkat çekicidir. Ancak Birleşik Krallık ekibin
ortaklığını 2021’e kadar devam ettirmiştir. Ekibin geçirmiş olduğu bu değişimler içgörülerin kullanımında
devletin yönlendiriciliğinin değiştiği sonucunu ortaya çıkarmıştır.