Ankara Üniversitesi Akademik Arşiv Sistemi:
- Üniversitemiz Akademik ve Kültürel Mirasını toplama, saklama ve geniş kitlere duyurmak amacını taşır
- Üniversitemiz akademik çıktılarını uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar
- Etkisini artırmak için telif haklarına uygun şekilde Açık Erişime sunar
Ayrıca Üniversitemiz Önlisans, Lisans ve Yüksek Lisans ders notlarına Açık Ders Malzemeleri sistemi üzerinden erişebilirsiniz.
Akademik Arşiv Sistemi farklı bölümlerden oluşur:
- Dergiler = Bu kategoride Ünivrsitemizde yayınlanan dergilere ulaşabilirsiniz
- Kitaplar= Üniversitemizde yayınlanan kitapları bu kategoride bulabilirsiniz.
- Gazeteler= Geçmişten günümüze bazı gazetelerin, bazı sayıları sizi tarihte bir yolculuğa çıkarıcak.
- Tezler= Yüksek Lisans, Doktora ve Uzmanlık Tezleri bu kategori altında yer almaktadır.
home.recent-submissions.head
Bir Kaymakamlık Girişimi Olarak Yahşihan Eğitim Koopertifi Örneği
(Ankara Üniversitesi, 2024) Coşkun,Ünal
Türk kamu yönetimi mülki idare üzerinde yükselir. İl de Vali İlçe’de kaymakam mülki sistemin ana aktörüdür. İlde Valiler, ilçede kaymakamlar birbirine benzeyen geniş yetkilerle donanmış olarak görev yapmaktadır. Kaymakamlar yasal ve doğal lider konumuyla ilçede bulunan tüm kurum ve kuruluşları harekete geçirebilecek eşgüdüm ve koordinasyon gücüne sahiptir. Bu tez, kaymakamlığın toplumsal önderlik ve eşgüdüm işlevi çerçevesinde yaşama geçirilmiş yönetsel bir örnek olayı, Yönetim Bilimi perspektifiyle incelemektedir. Teze konu örnek, kaymakamın önderliğinde kurulan ve Yahşihan’da gerçekleştirilen Yahşihan Eğitim Kooperatifi deneyimidir. Tez iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Devlet ve Mülki İdare başlığı altında Türkiye’deki il ve ilçe yönetimi incelenmekte, Kooperatifçiliğe ve Kırsal Kalkınmaya ilişkin temel bilgiler verilmektedir. İkinci bölümde ise Yahşihan İlçesinin tarihçesi, ilçenin genel ve sosyo-ekonomik yapısı anlatılmakta ve ardından Yahşihan Eğitim Kooperatifi’nin kuruluş düşüncesinin oluşumundan başlanarak kurulması model haline getirilmeye çalışılması, faaliyetleri ve kapanarak tasfiye olması incelenmektedir. Sonuç kısmında ise gelecekte bu tür bir kooperatif modelinin uygulanıp uygulanamayacağına ilişkin irdeleme yapılmaktadır.
Türkçedeki Katkısız Eylem Yapılarının Metinsel Eşdizimlilik Görünümleri: Ortaokul Türkçe Ders Kitapları Üzerine Bir Çözümleme
(Ankara Üniversitesi, 2024) Ayabakan İpek,Meltem
Bu tez çalışmasında katkısız eylem yapılarının ortaokul Türkçe ders kitaplarındaki metinsel eşdizimlilik görünümleri konusal rolleri ve üye yapıları çerçevesinde araştırılmıştır. Tümce içinde kendi başına bulunmayan, başka bir eylem ya da adsılla birlikte kullanılan ve soyutluk derecesi yüksek olan katkısız eylemler (Butt, 2003) sözlüksel ya da sözdizimsel olarak bir adla birlikte kullanılmayı gerektirmektedir. Bu gerektirim sonucunda ortaya çıkan katkısız eylem yapılarının ortaokul Türkçe ders kitaplarındaki metinlerde nasıl yer aldığının belirlenmesi ve anlambilim-sözdizim arakesitinde, başka bir ifadeyle katkısız eylem yapılarının metinsel eşdizimlilik ağı içerisinde irdelenmesi çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır.
Bu çalışmanın konusu ve amacı gereği ortaya çıkan karmaşık veri katmanlarının çözümlenebilmesi için Veri Madenciliğine başvurulmuş, MEB onaylı 5., 6., 7., ve 8. sınıf Ortaokul Türkçe ders kitaplarıyle Python 3.10.8 programlama dili VsCode IDE’si ve Pandas kütüphanesinde özel amaçlı bir derlem oluşturulmuştur. Derlemden elde edilen veriler tümevarım ve tümdengelim yöntemleriyle birlikte Eşdizim Yöntemi kullanılarak çözümlenmiştir. Çözümlemeler sonucunda al-, at-, et-, dur-, ol- ,yap- ve ver- katkısız eylemlerinin farklı adlarla birleşerek katkısız eylem yapısına dönüştüğü ve dengeli olmayan sıklık dağılımıyla kitaplarda yer aldığı belirlenmiştir. Ortaokul Türkçe ders kitaplarında sunulan katkısız eylem yapılarının metin tümcelerinde sözdizimsel konum değişkenliği gösterdiği ve üye yapılarında konu, kılıcı, deneyimleyen başta olmak üzere Frawley (1992)’nin ulamlamasındaki tüm konusal rolleri farklı sıklıklarda taşıdığı tespit edilmiştir.
Bu araştırmanın bulguları ışığında ulaşılan vargıların Türkçedeki katkısız eylemlerin ve katkısız eylem yapılarının didaktik görünümünü ortaya koymakla birlikte Türkçenin hem anadili hem de yabancı dil olarak öğretimine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Ayrıca bu tez çalışmasının Türkçenin konusal rol hiyerarşisinin
186
oluşturulmasına öncülük edeceği ve konusal rollerle ilgili yapılacak sonraki çalışmalara kuramsal altyapı oluşturacağı savunulmaktadır.
Sürdürülebilir Kalkınma ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
(Ankara Üniversitesi, 2024) Erden Akgül,Damla
Sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal cinsiyet eşitliği arasındaki ilişki, küresel düzeyde ekonomik, sosyal ve çevresel sürdürülebilirliği sağlama çabalarının merkezine yerleşmiştir. Bu bağlamda, sürdürülebilir kalkınmanın temel amaçlarından biri, toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik etmek ve kadınların ekonomik, sosyal ve siyasi yaşamda eşit katılımını sağlamaktır. Bununla birlikte, dünya genelinde sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal cinsiyet eşitliği konularında ilerleme sağlayan örnekler de mevcuttur. Avrupa Birliği'nin toplumsal cinsiyet eşitliği mevzuatının temeli, 1957 yılında imzalanan Roma Antlaşması'nın 119. maddesinde yer alan "eşit işe eşit ücret" ilkesine dayanmakta ve bu ilkeye uyan ve yasallaştıran ilk ülke Fransa kabul edilmektedir. Türkiye'de yasal olarak eşit işe eşit ücret prensibi kabul edilmiştir. Ancak, uygulamada bu prensibin tam olarak gerçekleştiği söylenemez. Türkiye'de kadınların erkeklere göre daha düşük ücret aldığı ve iş gücü piyasasında karşılaştıkları ayrımcılık sorunlarının devam ettiği görülmektedir. Bu nedenle, eşit işe eşit ücret ilkesinin daha etkin bir şekilde uygulanması ve kadınların işgücüne daha eşit ve adil bir şekilde katılımını sağlamak için daha fazla çaba gösterilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, Türkiye'nin de benzer politikaları hayata geçirerek toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik adımlarını güçlendirmesi gerekmektedir. Kadınların ekonomik, sosyal ve siyasi yaşamda daha fazla yer alması, sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için önemli bir adım olacaktır. Bu noktada, uluslararası örneklerden ve deneyimlerden yararlanarak etkili politikaların oluşturulması ve uygulanması önem taşımaktadır.
Çalışma iki bölümden meydana gelmiş ve çalışmanın ilk bölümünde, sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilişkisi ele alınmıştır. İkinci bölümde ise sürdürülebilir kalkınma amaçlarından toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik Türkiye’deki politika ve uygulamalar değerlendirilmiştir.
Yenilenebilir Enerji Kaynakları ve Enerji Kooperatifçiliği Modelinin Uygulanabilirliği
(Ankara Üniversitesi, 2024) Şensöz,Recep
Enerji, insanlığın devamı için hayati öneme sahiptir. Bu ihtiyacın yenilenebilir enerji kaynaklarıyla karşılanması, çevre dostu bir yaklaşımı yansıtır. Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri (YEK), enerjinin temiz bir çevre için yenilenebilir kaynaklardan üretilmesine dair alternatif bir yaklaşım sunar. Bu çalışmanın odak noktası, yenilenebilir enerji kaynakları ve bu kaynaklardan kooperatifçilik yoluyla üretilebilecek enerjinin insanlığın gelişimine katkı sağlama potansiyelidir. Çalışmanın hipotezi, enerji kooperatiflerinin ve yenilenebilir enerji kaynaklarının büyüme ve gelişim için gereken enerjinin sağlanmasında etkili olabileceği yönündedir. Büyüme için gereken enerjinin çoğunlukla tükenen fosil kaynaklardan sağlanması, çevre ve insanlık için geri dönüşü olmayan zararlara yol açmaktadır. Bu nedenle, büyüme için gerekli enerjinin çevreye zarar vermeyen kaynaklardan temin edilmesi aynı zamanda iklim değişikliği ile mücadeleye de katkıda bulunur. Yenilenebilir enerjinin fayda odaklı kooperatif modeliyle üretilmesi, çalışmanın önemini vurgular. Bu çalışma, kooperatifçilik modeli ve yenilenebilir kaynakların kullanımıyla toplumsal fayda sağlanabilecek enerji ihtiyacının nasıl karşılanabileceğini araştırmayı amaçlar. Çalışma, yerli ve yabancı literatür taraması, en iyi uygulama örneklerinin incelenmesi ve Türkiye'de kurulan ilk YEK'in yöneticileriyle yapılan mülakatlar üzerine yoğunlaşmıştır. Mülakatlar, YEK süreçleri hakkında açık uçlu görüşme teknikleriyle gerçekleştirilmiştir. Bu çalışma, yenilenebilir enerji kooperatiflerinin enerji demokrasisi ve sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkilerini değerlendirerek, kooperatifçilik yönteminin bir seçenek olup olamayacağına ilişkin bilimsel bir tartışma açarak katkıda bulunmayı hedefler. Sonuç olarak çalışma, kamu ve toplum desteğiyle yenilenebilir enerji kooperatiflerinin kuruluş ve işleyiş süreçlerindeki engellerin aşılması ile enerji demokrasisi ve adaletinin de eş zamanlı güvence altına alınabileceğini öne sürmektedir.
TADEUSZ BOROWSKI’NİN PROSZĘ PAŃSTWA DO GAZU (GAZA BUYRUNUZ HANIMLAR BEYLER) ADLI ÖYKÜSÜNÜN ARA DİLDEN ÇEVİRİ BAĞLAMINDA İNCELEMESİ
(Ankara Üniversitesi, 2024) Kantaroğlu,Mesut Alparslan
Bu çalışmada toplama kampı konulu öyküleriyle tanınan Polonyalı yazar Tadeusz Borowski’nin Proszę Państwa Do Gazu (Gaza Buyrunuz Hanımlar Beyler) adlı öyküsü ara dilden çeviri bağlamında değerlendirilmektedir.
Adı geçen öykü Lehçenin merkez kültürde yer alan bir dil olmaması nedeniyle geçmişte Türkçeye ilkin Almanca, sonrasında İngilizce üzerinden çevrilmiştir. Bu bağlamda, Borowski’nin bu öyküsünün Mete Tunçay tarafından ara dil İngilizceden ve Seda Köycü tarafından kaynak dil Lehçeden yapılmış çevirileri çalışmamızın kuramsal bölümünde yer alan çeşitli kuram ve yaklaşımlar ışığında karşılaştırmalı olarak incelenmiş ve özellikle, yoğun biçimde estetik ve kültürel ögeler barındıran yazın yapıtlarının çevirisi söz konusu olduğunda ara dilden çeviride yaşanan sorunlara değinilmiştir.
Üç ana bölümden oluşan çalışmamızın birinci bölümünde Borowski’nin kişisel ve yazınsal yaşamına, toplama kampı anlatısına odaklanılarak bu konulara ilişkin bilgiler verilmiştir. İkinci bölüm, çevirilerin karşılaştırmalı olarak incelendiği üçüncü bölümde kuramsal bir çerçeve oluşturulmasına yardımcı olacağını düşündüğümüz bilgilere ayrılmıştır. Bu bölümde çeviri, ara dilden çeviri, çeviribilim ve çeviri eleştirisine ilişkin bilgiler yer almaktadır. Üçüncü bölümde ise ikinci bölümünde değinilen kuramlar ışında özgün metin ve çevirilerinden seçilmiş belirli bölümler üzerinde karşılaştırmalı bir inceleme yapılmıştır.