Cilt:71 Sayı:02 (2022)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt:71 Sayı:02 (2022) by Author "Hukuk Fakültesi"
Now showing 1 - 2 of 2
Results Per Page
Sort Options
Item AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARLARI IŞIĞINDA GİZLİ SORUŞTURMACININ TANIKLIĞI SORUNU(Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2022) Ergün, Güneş Okuyucu; Hukuk; Hukuk FakültesiKarmaşık, çok boyutlu ve çok yönlü yapısı nedeniyle organize suçların önlenmesi ve ortaya çıkarılması oldukça güçtür. Bu nedenle bir takım gizli koruma tedbirlerinin benimsenmesi yoluna gidilmektedir. Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi de bunlardan biridir. Kişi hak ve özgürlüklerini sınırlayan bir tedbir olan gizli soruşturmacı görevlendirilmesinin usul ve esasları oldukça tartışmalıdır. Ancak bu çalışmada gizli soruşturmacı görevlendirilmesi bütün yönleriyle değil, yalnızca tanık olarak dinlenmesi hususu ile sınırlı olarak ve konuyla ilgili AİHM kararları göz önünde bulundurulmak suretiyle ele alınacaktır. Bu bağlamda CMK m. 139/3’e eklenen gizli soruşturmacının duruşmada hazır bulunma hakkına sahip bulunanlar olmadan veya ses ya da görüntüsü değiştirilerek özel ortamda dinleneceğine ve Tanık Koruma Kanunu’nun 9. maddesinin kıyasen uygulanacağına ilişkin hükmün yerindeliği üzerinde durulacaktır.Item Dilenmek bir insan hakkı mıdır? İfade Özgürlüğü Kapsamında Karşılaştırmalı Bir Çalışma(Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2022) Doğan, Oğuz Kaan; Hukuk; Hukuk FakültesiDilenmek, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa kıtasında uzun bir süre kanunlarda ceza olarak nitelendirilirken, 20. Yüzyılın ilk yarısından itibaren idari yaptırıma tabi bir kabahate dönüşmüştür. Bunun sonucu olarak dilencilere para cezası ve alternatif olarak hafif hapis cezası yaptırımları getirilmiştir. Çeşitli türleri olan dilenme eylemine karşı uygulanan idari yaptırımların iptali için mahkemeler, anayasa ve insan hakları sözleşmeleri kapsamında değerlendirme yapmaktadır. Karşılaştırmalı bir yöntemin izlendiği bu çalışmada, dilenme eyleminin türleri dikkate alınarak dilenme eylemini gerçekleştirenlerin ihtiyaçlarını gidermek için kamuya açık alanlarda diğer insanlarla iletişime geçmesinin ifade özgürlüğü kapsamına girip girmeyeceği incelenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde Anayasanın Ek 1. Maddesindeki ifade özgürlüğü temel norm olarak mahkeme kararlarının gerekçesinde yer alırken Avrupa’da anayasalar ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 8. ve 10. maddeleri kapsamında kararlar verilmiştir. Bu makalede, dilenme eylemine karşı yapılan düzenlemelere karşı açılan davalarda ABD ve Avrupa’daki mahkemeler ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) yakın tarihli bir kararı birlikte değerlendirilerek dilenme eyleminin ifade özgürlüğü kapsamına girip giremeyeceği araştırılmıştır.