Browsing by Author "Acar, Ali İhsan"
Now showing 1 - 6 of 6
Results Per Page
Sort Options
Item Ankara'nın bazı ilçelerinde tarım alet ve makineleri ile çalışmada gerçekleşen iş kazalarının incelenemsi üzerine bir araştırma(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2006) Bülbül, Hüseyin; Acar, Ali İhsan; Tarım MakineleriThe aim of this study is to determine the reason of tractor and farm machinery accidentsin Ankara region. In order to obtain the details of the accidents, a questionnaire formhas been prepared and answered by accident victims or witnesses. This form contentshuman, machine and environmental questions. The received data have analyzedgraphically in Excel. As a result, the number of accident victims per accidents was 1.24and unfortunately 51 percent of these people had died. These accidents have mostlyoccurred (68%) as over turning. At the end of this study it was understood that 96percent of the tractors have not had any tractor cab or safety frame. The results haveshowed us that an important portion (72%) of these accidents have happened at farmtrailers, ploughs and threshers while they were on duty. On the other hand, it is obtainedthat the operator carelessness has been taken a big role (62%) at these accidents.2006, 47 pagesKey Words: Tractor, agricultural machine, occupational accident, safetyiiItem Biyoyakıt olarak kullanılabilen bazı söğüt (Salix spp.) çeşitlerinin kuruma karakteristiklerinin belirlenmesi ve enerji değerlerinin geleneksel yakıtlar ile karşılaştırılması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2016) Orel, Okray; Acar, Ali İhsan; Tarım MakineleriDünyada kömür ve petrolden sonra rezervi en çok bulunan enerji kaynağı biyokütledir. Mevcut biyokütle varlıklarının kullanılabilir formdaki rezervleri dünya enerji talebinin yaklaşık %15'ini karşılayabilecek yeterliliktedir. Enerji üretiminde biyokütle kaynağı olarak odunsu bitkilerin ve ağaçların kullanımı bilinen en eski yöntemlerden biridir. Ancak odunsu bitkilerin özellikle de ağaçların ekonomik olarak istenilen enerji içeriğine sahip olabilmeleri için tarla tarımı ile yetiştiriciliği yapılan tek yıllık enerji bitkilerine göre yıllarla ifade edilebilen süreler gerekmektedir. Bu durum enerji bitkisi olarak kullanılabilecek odunsu bitiklerin ıslah edilmiş hızlı büyüyen çeşitlerle yoğun bir yetiştiriciliğe ihtiyaçları olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Bu bilgiler ışığında Cornell University New York State Agricultural Experiment Station'da da yetiştirilen, hızlı büyüyen bu söğüt çeşitleri içerisinden seçilen bazı çeşitler ile yapılmış olan kuruma karakteristiği belirlenmesi ve enerji değerlerinin geleneksel yakıtlarla karşılaştırılmasına yönelik olan bu çalışmanın ortaya konması ileride bu konuda yapılacak olan çalışmalara, elde edilen veriler doğrultusunda mevcut çeşitlerin Türkiye'de, söz konusu verilerin elde edildiği bölgeye yakın enlem derecesine ve iklim özelliklerine sahip bölgelerde yetiştirilmesi ve biyoyakıt olarak kullanılabilmesi çalışmalarına rehber nitelik taşıyabileceği düşünülmektedir.Item Elma hasadının ergonomik analizleri(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2011) Sönmez, Nihat; Acar, Ali İhsanBu çalışmada, elle yapılan elma hasadı sırasında işçilerin kalp atım hızları ve enerji tüketim değerlerinin yanında OWAS yöntemi ile çalışma duruşlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, Türkiye'de elma toplama işinde tecrübeli işçilere ve farklı mekanizasyon düzeyine sahip Niğde, Isparta ve Afyon'daki elma bahçelerinde çalışılmıştır. Hasat sırasında işçilere takılan kol ve göğüs bantları ile kalp atım hızları ve enerji tüketim değerleri ölçülmüş, ayrıca işçilerin çalışma görüntüleri kayıt edilmiştir.Elde edilen verilerin analizi sonucunda; illerde çalışan elma hasat işçilerinin yaş, boy ve MET's değerleri açısından aralarındaki farkların önemli olmadığı saptanmıştır (p<0.05). Elma hasat işçilerinin enerji tüketim ve kalp atım değerlerinin çalışma saatleri ilerledikçe azaldığı, OWAS yöntemine göre çalışma duruşlarının daha çok Kategori 1 ve Kategori 2'de yer aldığı (%98,2), az da olsa Kategori 3 ve Kategori 4'de yer alan sağlık sorunu oluşturabilecek çalışma duruşlarının da olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, elmaları zedelemeden topladıklarından kadın işçilerin daha çok tercih edildiği ve çalışanların vücut duruşları açısından bodur ağaçların yüksek ağaçlara göre daha uygun olduğu gözlemlenmiştir.Elde edilen verilerin değerlendirilmesi sonucunda; işçilere daha iyi yaşam ve çalışma koşullarının sağlanması gerektiği, elma hasadına yönelik mekanizasyon çalışmalarının geliştirilmesinin yerinde olacağı, çalışma ve dinlenme saatlerinin daha iyi düzenlenmesi gerektiği ve elma toplamada olabilecek ağaçtan düşme kazalarına dikkat edilmesi gerektiği önerilerinde bulunulmuştur.AbstractIn this study, it was aimed that the energy consumption values (ECV) and the heart rate (HR) were determined during apple harvest by hand as well as working postures of workers was determined by using OWAS method. For this reason, the study was carried out in apple gardens where skilled harvest workers and various level of mechanization were involved in Nigde, Isparta and Afyon provinces in Turkey. ECV and HR values were measured during the harvest by using arm and chest bands for workers. Addition to this, video of workers was recorded during their work.As a result of analyses obtained from data, the differences between age, height and MET?s values of apple harvest workers were not found statistically significant (p<0.05) for all provinces. ECV and HR values of apple harvest workers decreased as working hours proceed during harvest. Most of the working posture of workers (98,2 %) has been category 1 and category 2 according to OWAS method. The rest of the working posture of workers may create skeleton health problem (category 3 and 4). Besides, it was observed that women workers were more preferred than men workers because of collecting apples with less damage and dwarf apple trees were more suitable in terms of body posture of workers.As a result, it is necessary to create a better life and working conditions, improvement of mechanization for apple harvesting that is more reliable for worker as well as working and resting time allocation should be arranged for better working and physical conditions for workers. Accidents that may occur by falling from tree should also be cared in apple harvesting.Item Tarım makinaları tahrikinde kullanılan yerli yapım mafsallı millerin güç iletimi ve güvenlik yönünden araştırılması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009) Kantaş, Mustafa; Acar, Ali İhsanBu çalışmada, hareketin traktör kuyruk milinden makinalara aktarılmasında veya kendi yürür makinalarda gücün hareketli organlara iletilmesinde kullanılan mafsallı miller, kinematik olarak incelenerek işletme karakteristikleri ortaya konmuş ve mafsallı millerde yaşanılan kazalar incelenmiştir. Mafsallı millerin üretim ve kullanımında karşılaşılan sorunlar ve çözüm imkanları ortaya konmuştur. Mafsallı mil mahfazalarına uygulanacak aşınma ve dayanıklılık deneyleri için tasarımı yapılan sistemler, yerli ve Avrupa Birliği kaynakları kullanılarak Tarım Bakanlığı Tarım Alet ve Makinaları Test Merkezi Müdürlüğü bünyesinde kurulmuştur. Aşındırma ve dayanıklılık testlerinde, mafsallı mil mahfazalarında meydana gelen aşınma ve deformasyonlar incelenmiştir. Bu testler sonucu NBR materyalden imal edilen mafsallı mil en az aşınma ve deformasyon göstermiştir. Abstract In this study, operating characteristics of the drive shafts in terms of kinematics were exhibited that are used for motion transmission from power take-off (PTO) shaft to the machines and power transmission to the moving parts of the self propelled machines. Accidents were examined which occured during the operation of the drive shafts. Problems and their solution possibilities in the production and operation of the drive shafts were also revealed. Designed systems for wearing and durability tests to the guards of the drive shafts were founded within the scope of Republic Of Turkey Ministry Of Agriculture And Rural Affairs, Directorate of Testing Center of Agricultural Equipment and Machinery by using the domestic resources and the The Europian Community resources. Wearing and deformation on the guards of the drive shafts were determined during wearing and deformation tests which produced from different materials. The results of the tests were revealed NBR as the best material for the long life operation of the drive shafts guards.Item Tarım makineleri tahrikinde kullanılan yerli yapım mafsallı millerin güç iletimi ve güvenlik yönünden araştırılması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009) Kantaş, Mustafa; Acar, Ali İhsan; Tarım MakineleriIn this study, operating characteristics of the drive shafts in terms of kinematics were exhibited that are used for motion transmission from power take-off (PTO) shaft to the machines and power transmission to the moving parts of the self propelled machines. Accidents were examined which occured during the operation of the drive shafts. Problems and their solution possibilities in the production and operation of the drive shafts were also revealed.Designed systems for wearing and durability tests to the guards of the drive shafts were founded within the scope of Republic Of Turkey Ministry Of Agriculture And Rural Affairs, Directorate of Testing Center of Agricultural Equipment and Machinery by using the domestic resources and the The Europian Community resources.Wearing and deformation on the guards of the drive shafts were determined during wearing and deformation tests which produced from different materials. The results of the tests were revealed NBR as the best material for the long life operation of the drive shafts guards.Item Tarım makinelerine yönelik bir risk değerlendirme yöntemi geliştirilmesi ve web tabanlı uygulaması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2016) Velioğlu, Hakan; Acar, Ali İhsanCE işaretinin yasal dayanağını oluşturan 2006/42/AT Makine Emniyeti Yönetmeliği ve beraberinde gelen standartlarda bulunan temel şartlar ile makinelerin daha güvenli olması amaçlanmıştır. Direktif ve standartlarda, makine-insan etkileşimi sonucu makinenin güvenli kullanımını sağlamak amacıyla, makine üzerinde alınması gereken temel güvenlik önlemleri ile uyulması gereken asgari hususlar belirtilmiştir. Ancak diğer taraftan uygunsuzluklar arasında bir büyüklük/ağırlık değerlendirilmesi yapılmamıştır. Her ne kadar makinelerin kendilerini kapsayan, direktif ve standartların tüm şartlarını karşılaması zorunluluğu olsa da, risklerin ortadan kaldırılması aşamasında en büyük(riskli) olan uygunsuzluktan başlamak daha doğrudur.Bu tezin temel amacı; imalatçıların zorunlu olmasına rağmen eleman ve bilgi altyapısı eksikliği nedeniyle dışarıdan hizmet alımı ile gerçekleştirdiği, firmanın ciddi zaman ve para harcamasına veya yanlış uygulamalara neden olan CE işaretine esas “Makine Uygunluk/Risk Değerlendirmesinin” bu bilgisayar programı yardımıyla gerçekleştirilmesi ve bu değerlendirme ile beraber “Makine Risk İndeksi” adı verilen bir yöntem geliştirilerek makine üzerinde bulunan risklerin puanlanması, derecelendirilmesi ve ağırlıklandırılmasıdır. Bu sayede makinenin, uygunluk değerlendirilmesinin yanında hem yarı kantitatif bir risk değerlendirilmesinin yapılması hem de hazırlanacak makinenin en çok tehlike içeren kısımlarından başlanarak risklerinin ortadan kaldırılması gerçekleştirilebilecektir. Bu amaçla Türkiye tarım makinaları parkında bulunan makinaların % 57,96’sını temsil eden 12 makine üzerinde ayrıntılı risk analizleri yapılmıştır.Amaçlanan hedefe ulaşmak için bir beyin fırtınası takımı oluşturulmuş seçilen makinelerin ilgili mevzuatın şartlarını karşılamamasından kaynaklanacak kazaların olası sonuçları kategorilere ayrılmıştır. Sonrasında geliştirilen bir modelle uygunsuzluklar sayısallaştırılarak, bu modeli esas alan ve internet adreslerinden ulaşılabilecek web tabanlı bir bilgisayar programı geliştirilmiştir.Son olarak sisteme girilen bilgilerin işlenmesi sonucu, program tarafından bir düzeltme listesi oluşturulması, imalatçıların bu listeye uyarak makinelerini mevzuata uygun hale getirerek “güvenli makine” hedefine ulaşması amaçlanmıştır.AbstractThe objective of this study was to determine the effects of water extract obtained from various copigment sources (rose petal, sour cherry stem, pomegranate rind, cherry stem and green tea) and the various sweeteners (saccharose, maltose syrup and honey) on colour intensity and stability of sour cherry and strawberry nectars and to determine the changes in colour during storage at 20°C for 168 and 42 days, respectively. For this purpose, hyperchromic effect and bathocromic shift were observed in nectars. After the storage at 20°C for 168 days, bathocromic shift observed in copigment sources were rose petal, pomegranate rind and gallic acid. The highest hyperchromic effect was observed in nectars containing both pomegranate rind and honey and 9% increase was determined in the absorbance value of these nectars. While gallic acid and rose petal extracts used as copigments created a bathocromic shift in strawberry nectars during 42 days of storage at 20°C, sour cherry stem extract exhibited an hyperchromic effect at 12–32% levels. While 90% of Cy-3-glu degraded in strawberry nectars prepared with maltose syrup and containing no copigment extract, this ratio was 59% in nectars containing cherry stem extract. Results indicated that the color intensity and stability of sour cherry and strawberry nectars could be increased by the incorporation of polyphenol-rich plant extracts to these nectars. In sour cherry nectars, rose petals extract was effective in increasing the color intensity while gallic acid showed the positive effect on color stability. The pomegranate rind extract was effective in increasing both color intensity and color stability. In strawberry nectars, while rose petals extract and gallic acid created a bathocromic shift, sour cherry stem extract was the most effective copigment in increasing color intensity and color stability.