Browsing by Author "Kaymak, Muammer"
Now showing 1 - 3 of 3
Results Per Page
Sort Options
Item 1873-1896 Krizi: Mit mi gerçeklik mi?Kaymak, MuammerItem İlk birikim kavramı çerçevesinde müşterekler(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018) Sat, Burak Reis; Kaymak, Muammer; Otherİlk birikim kavramı, Marx tarafından sermayenin ilk ortaya çıkışının tarihsel koşullarını ve geçim araçlarından koparılan kitlelerin proleterleşme süreçlerini açıklamak için kullanıldı. İlk birikim süreçleri, insanları üretim araçlarından, yaşamsal ihtiyaçlarını karşılama araçlarından koparan süreçlerdir. Bunun yanında insanı doğadan ve doğayı insandan kopardığı gibi toplumun sahip olduğu ve daha sonradan müşterekleştirdiği her oluşumu da ortadan kaldıran süreçlerdir aynı zamanda. Bu çalışmada yer alan temel tez, ilk birikim kavramın meta, para ve sermaye olmayan her şeyin sermayeye dönüştürülmesi süreçlerinin günümüz olaylarını açıklayıcı bir kavramsal çerçeve olarak kullanılabileceğidir. Marx'ın feodalizmden kapitalizme geçişte İngiltere örneği üzerinden Adam Smith'den alarak yeniden tanımladığı "ilk birikim" kavramının bugün hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yaşanan olayları açıklamaya devam ettiği görülmektedir. İlk birikim veya Harvey'in tanımıyla "mülksüzleştirme yoluyla birikim", yasalar ve her türlü zorlayıcı yöntemler aracılığıyla ortak, kolektif ve devlet mülkiyetinde bulunan müştereklerin özel mülkiyet rejimi içerisine sokulması ve devri, servet biriktirme aracı ve kapitalist birikimin yanında ve/veya yetersiz olduğu durumlarda bir birikim modeli olarak kullanılmaktadır. Müştereklerin bu kapsamda sermayenin birer parçası haline getirilmesi çabaları, bugün de yaşadığımız birçok olayın –mera kanunu ile yapılaşmaya açılan meralar, kıyı kanununa aykırı olarak kıyıların yağmalanması, nehirlerde yapılan küçük çaplı HES'ler– aslında tarihselliğe hapsedilemeyecek, kapitalizme geçiş tartışmalarını aşan tarihin bir anında var olup biten bir süreç olarak değerlendirilmesinin ötesinde bir derinliğe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Bu çalışmada bütün bu politikalar çerçevesinde ilk birikim süreçlerinin günümüzde de sürdüğüne dair bir tartışma yürütülmeye çalışılmıştır.Item İlk birikim kavramı çerçevesinde müşterekler(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018) Sat, Burak Reis; Kaymak, Muammer; Otherİlk birikim kavramı, Marx tarafından sermayenin ilk ortaya çıkışının tarihsel koşullarını ve geçim araçlarından koparılan kitlelerin proleterleşme süreçlerini açıklamak için kullanıldı. İlk birikim süreçleri, insanları üretim araçlarından, yaşamsal ihtiyaçlarını karşılama araçlarından koparan süreçlerdir. Bunun yanında insanı doğadan ve doğayı insandan kopardığı gibi toplumun sahip olduğu ve daha sonradan müşterekleştirdiği her oluşumu da ortadan kaldıran süreçlerdir aynı zamanda. Bu çalışmada yer alan temel tez, ilk birikim kavramın meta, para ve sermaye olmayan her şeyin sermayeye dönüştürülmesi süreçlerinin günümüz olaylarını açıklayıcı bir kavramsal çerçeve olarak kullanılabileceğidir. Marx'ın feodalizmden kapitalizme geçişte İngiltere örneği üzerinden Adam Smith'den alarak yeniden tanımladığı "ilk birikim" kavramının bugün hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yaşanan olayları açıklamaya devam ettiği görülmektedir. İlk birikim veya Harvey'in tanımıyla "mülksüzleştirme yoluyla birikim", yasalar ve her türlü zorlayıcı yöntemler aracılığıyla ortak, kolektif ve devlet mülkiyetinde bulunan müştereklerin özel mülkiyet rejimi içerisine sokulması ve devri, servet biriktirme aracı ve kapitalist birikimin yanında ve/veya yetersiz olduğu durumlarda bir birikim modeli olarak kullanılmaktadır. Müştereklerin bu kapsamda sermayenin birer parçası haline getirilmesi çabaları, bugün de yaşadığımız birçok olayın –mera kanunu ile yapılaşmaya açılan meralar, kıyı kanununa aykırı olarak kıyıların yağmalanması, nehirlerde yapılan küçük çaplı HES'ler– aslında tarihselliğe hapsedilemeyecek, kapitalizme geçiş tartışmalarını aşan tarihin bir anında var olup biten bir süreç olarak değerlendirilmesinin ötesinde bir derinliğe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Bu çalışmada bütün bu politikalar çerçevesinde ilk birikim süreçlerinin günümüzde de sürdüğüne dair bir tartışma yürütülmeye çalışılmıştır.