Browsing by Author "Kutlu, M. Muhtar"
Now showing 1 - 3 of 3
Results Per Page
Sort Options
Item Avrupa Birliği bağlamında imge ve ötekileştirme bir grup Ankara Üniversitesi ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi öğrencisi örneği(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010) Nahya, Zeliha Nilüfer; Kutlu, M. MuhtarBu çalışma, üniversite öğrencilerinin Avrupa Birliği imgesinden yola çıkarak, imgenin [yeniden] üretilişini anlama çabasıdır. Öğrencilerin AB‟i tanımlama ve betimleme biçimlerinden yola çıkarak, imgenin, çeşitli bağlamlarda, nasıl ve neden var edildiğini, şekillendirildiğini ve sürdürüldüğünü belirlemektedir. Ardından imge bünyesinde ve üretilişinde yer alan, ötekileştirme ve gerektiğinde benzeştirme biçim ve bağıntılarını sorgulamaktadır. Buna göre günümüzdeki AB imgesinin, Avrupa imgesinden evirildiği görülmektedir. Yanı sıra öğrenciler „Avrupalı‟ kimliğine mesafeli yaklaşmakta ve ulusal kimliklere bağlılıklarını büyük oranda sürdürmektedirler. Onların AB imgesi, kısıtlı bilgi, önyargılar ve sterotipler üzerinden oluşmaktadır. Bu sebeple AB‟ye karşı, ulus devlet direncini destekleyen ve Euroskeptisizm kavramına denk düşen bir güvensizlik duyulmaktadır. Bu güvensizlik, “gerçek Avrupa” kabul edilen ve emperyalist olarak tanımlanan İngiltere, Almanya ve Fransa‟ya karşı hissedilmektedir. Sonuç olarak imge, olumlu ve/veya olumsuz niteleyici kavramlar ve izlenimler üzerine oturmaktadır. Coğrafi, sosyal, ekonomik ve ideolojik yaklaşımlar diğer belirleyici etkenlerdir. Bunlar birçok temel yaklaşımı, düşünceyi ve hatta politik duruşu belirlemektedir. Siyasi elitler tarafından belirlenmekte ya da yönlendirilmekte olsa bile, toplumsal çoğunluğun üretimi ve izlenimi, kimi zaman destek veya değişkenliğe yol açacak denli etkilidir.Item Dengbêjlik geleneği ve dönüşümler(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2015) Taş, Fırat; Kutlu, M. MuhtarÇalışmanın birinci bölümünde konu, amaç, önem, yöntem ve teknik açıklanmıştır. İkinci bölümde konuyla ilişkili kuramsal çerçeve ortaya konmuş ve dengbêjlik geleneğinin bu kuramsal çerçevedeki yeri belirlenmiştir. Üçüncü bölümde, bir sözlü gelenek olarak dengbêjlik geleneği genel hatlarıyla anlatılmış, tarihçesi ve temel özellikleri açıklanmıştır. Dördüncü bölümde sözlü geleneklerdeki eğitim anlayışı ve dengbêjlik geleneğinde eğitim süreçleri ve modelleri, alan çalışmasında edinilen bilgiler ışığında ortaya konmuştur. Beşinci bölümde geleneğin önemli işlevlerinden biri olarak tarih Anlatıcılığı konusu ele alınmış ve alan çalışmasında derlenen sözlü metinler üzerinden geleneğin yakın tarih anlatımı irdelenmiştir. Altıncı bölümde geleneğin hayat bulduğu klasik mekânlar ve günümüzde oluşmaya başlayan modern mekânlar ele alınmıştır. Yedinci bölümde dengbêjliğin tarihsel olarak içerisinde bulunduğu patronaj ilişkileri değerlendirmiş ve günümüzde gelinen durum anlatılmıştır. Sonuç ve değerlendirme bölümünde ise geleneğin devamı açısından alan çalışmasında edinilen düşünce, görüş ve öneriler ortaya konmuştur. Dengbêjlik geleneğinin devam etmesi konusunda yapılan çalışmalar eleştirel bir tutumla ele alınmıştır.AbstractOral traditions reveal worthy information to understand and evaluate common emotional and mental world of people. In modern period that oral culture weakened gradually compared to written culture, as all other other oral traditions, Dengbêj tradition has also transformed in different ways. These transformations discussed under various topics.In the first chapter of the study, question, purpose, importance, methodology and technique are stated. In the second chapter, theoretical framework and the position of dengbêj tradition in this framework are expressed. In the third one, general information, history and basic properties of dengbêj tradition are described. In the light of information gathered in field study, in chapter four, education system of the oral traditions, education process and models in dengbêj tradition are discussed. In chapter five, as an important function of the tradition, history narration is examined and near history narration of the tradition is explicated by using collected field study data. Chapter six describes places where tradition created classically and places tradition is being created nowadays. Historical patronage relationships of the dengbêj tradition and current situation is explained in chapter seven. In the chapter of conclusion and evaluation, ideas, opinions and suggestions on the survival of the tradition which are gathered during the field study are expressed. Studies on the continiuity of the tradition questioned in a critical perspective.Item “Kör Keçi”den “Körebe”ye: Oyun İçinde Oyun(Ankara Üniversitesi, 2020-06-29) Akyol, Pınar Kasapoğlu; Kutlu, M. Muhtar; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiÇocuğun /çocukluğun toplumsal-kültürel tarihini yeniden inşa etmede tarihsel ve kültürel yorumun en çok başvurduğu belge ve nesneler içinde çocuk oyunları ve oyuncaklar gelmektedir. Anadolu’nun tüm yörelerinde yapılmış çocuk oyunlarına ilişkin derleme ve monografi nitelikli çalışmalarda karşımıza çıkan körebe oyunu da köklü bir geçmişe ve geniş bir coğrafi dağılıma sahip bir oyundur. Oyun kuralları, alanı, zamanı ve oyun örgüsüyle çok bildik ve çok tanıdık bir çocuk oyunudur. Cinsiyet ayrımı yapılmaksızın, iç ya da dış mekânlarda, belirlenmiş alanlarda (kimi zaman bir çember, kimi zaman bir oda) oynanan geleneksel çocuk oyunları sınıflamaları içinde yer alan kurallı grup oyunlarından biridir. Oyunun Anadolu çeşitlemelerinde içeriği ve temel özellikleri çoğunlukla değişmemektedir. Oyuna, çocuk oyunlarında ebenin rolü açısından bakıldığında; oyuna adını veren körebe olumsuz ve cezalandırılmış bir rolde kaybedendir. Oyun, yeni kaybedenleri bulmak üzere sürer ve hiç ebe olmayan oyuncu, oyunun kazananıdır. Çoğu çocuk oyununun kökenlerinin arkaik dönemin ritüelistik uygulamalarından türediği, onların izlerini taşıdığı ya da üstü örtük de olsa günümüze uzanmış öğelerle sürdürüldüğü bilinir. Oyunun betimlemeye çalıştığımız bu hali ile ritüel öğelerle ilişkilendirilmesi zor görünmektedir. Acaba öyle mi? Bu makalede, dünyanın birçok yerinde kör keçi olarak adlandırılan ve Anadolu’nun bazı bölgelerinde de kör çepiç olarak bilinen körebe oyununun, toplumsal bellekte saklı bir ritüel kalıntısı olduğunu gösteren izler üzerinden tartışılmaya çalışılacaktır.