Büyükşehir belediyelerinin sınırları içindeki mera arazilerinin kullanımı ve sürdürülebilirliği
No Thumbnail Available
Date
2018
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Ankara : Ankara Üniversitesi : Fen Bilimleri Enstitüsü : Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Anabilim Dalı
Abstract
Doğal kaynaklardan yararlanma ve bu çerçevede mera arazilerinin korunması ve
kullanımı, özellikle 1980’lerden sonra özel önem kazanmıştır. Mera arazilerinin birçok
ülkede artan kent nüfusu, sanayileşme, turizm ve altyapı yatırımları için kullanımı ile
büyük ölçüde tahrip edildiği ve koruma önlemlerinin yeterli olmadığı görülmektedir.
Cumhuriyetin ilanından 1998 yılına kadar olan dönem boyunca mera arazilerinin
korunamadığı ve hızla tahrip edilerek tarım arazisi ile kentsel kullanımlara ayrıldığı
gözlenmektedir. Asırlardan beri süren ve hiçbir otlatma kuralı olmadan yapılan ağır ve
zamansız otlatma sonucu mera niteliğine sahip arazi varlığının yaklaşık 44,0 milyon
hektardan 12,3 milyon hektara düştüğü ve bu hızlı azalışın başta erozyon olmak üzere
birçok olumsuz sonuçları ortaya çıkarmıştır. Cumhuriyet döneminde şehirleşme, kırsal
yerleşim, tarım, enerji ve madencilik faaliyetleri için mera arazilerinin kullanımı ve yasal
boşlukların tarım ve diğer bireysel amaçlarla neden olduğu tahripleri önleyici olmamasına
bağlı olarak arazi tahribinin % 72 düzeyine ulaştığı ve önemli ölçüde doğal kaynak
varlığının tahrip edildiği dikkati çekmektedir.
Bu çalışmada öncelikle mera arazilerinin mülkiyeti ve kullanımına yönelik yasal
düzenlemeler ve uygulamaların tarihsel gelişim sürecinde değerlendirilmesi yapılmış ve
özellikle 1998 yılında yürürlüğe giren 4342 sayılı Mera Kanunu uygulaması çerçevesinde
mera arazilerinin cinslerinin değiştirilmesi ve başka amaçlarla kullanım olanakları
irdelenmiştir. İnceleme sonuçlarına göre maden, petrol, enerji, turizm, kamu yatırımı,
imar uygulamaları, köy yerleşim yerlerinin düzenlenmesi, ülke güvenliği, afet, jeotermal
yatırımları ile arazi toplulaştırması gibi amaçlarla 1998-2014 döneminde 277.320 hektar mera arazisinin cins değişikliği yapılmış ve bunlar içinde imar uygulamaları ile mera vasfı
değiştirilen arazilerin payının % 45 olduğu tespit edilmiştir. Özellikle 6360 sayılı On Dört
İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmialtı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uygulaması ile 30
büyükşehir belediyesi sınırları içindeki mera arazilerinin hızla 3194 sayılı İmar Kanunu
kapsamında şehircilik faaliyetlerinde kullanılmasının önlenmesinin oldukça güç olacağı
dikkati çekmektedir. İnceleme sonuçlarına göre büyükşehir, il ve ilçe belediyelerinin
sınırları içindeki mera arazilerinin cinslerinin korunması ve kent tarımı amaçlı kullanımı
ve sürdürülebilmesinin sağlanması zorunlu görülmektedir. 4342 Sayılı Kanun ile mera
alanlarının tespit, tahdit ve tahsisleri büyük ölçüde sıkı kurallara bağlanmış olup, mera
arazilerinin tespit, tahdit ve ıslah çalışmalarının sonuçlarına göre belirlenen mera
arazilerinin Tapu Müdürlüğündeki mera özel siciline kaydının yapılması ve kamu yararı
kararı olan projeler için bile söz konusu alanların kullanımının sıkı kurallara bağlanması
ve mümkün olduğu ölçüde belirli ömrü olan ekonomik faaliyetler için yapılan cins
değişikliğinin, söz konusu faaliyetin sona ermesinden sonra tekrar eski haline
dönüştürülmesi, mera arazilerin amenajman ve yönetim sisteminin geliştirilmesi,
kullanıcıların yönetim giderlerine katılması ve mera arazilerinin değerleme sisteminin
geliştirilmesi gerekli görülmektedir. Mera arazilerin korunması ve kullanılması
ilkelerinin tespiti ve etkin olarak uygulanmasının gayrimenkul bilimleri içinde özel
öneme sahip olduğu ve bu alanda kurulan bütün komisyon, ekip ve birliklerde mutlaka
gayrimenkul geliştirme ve yönetimi uzmanlarının katılımının da sağlanmasında kamusal
menfaatin olduğu vurgulanmalıdır.
Description
Keywords
Mera ve yaylak arazisi, arazinin hukuki niteliği, yararlanma ilkeleri, imar ve şehircilik faaliyetlerinin mera arazilerine etkileri, meraların korunması