Sayı:45 (2019)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Sayı:45 (2019) by Subject "Kaçar"
Now showing 1 - 1 of 1
Results Per Page
Sort Options
Item Osmanlı-Kaçar Münasebetlerine Nişânlar Üzerinden Bakmak: II. Abdülhamid Dönemine Dair Bir Deneme(2019) Kiren, Akın; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiNişân verme uygulaması, 19. yüzyılla birlikte Osmanlı İmparatorluğu ve İran’da yaygın hale gelmiş, diplomasinin olmazsa olmaz unsurlarından birine dönüşmüştü. Öyle ki; öteki nişânların yanında, devlet işlerinde ön planda yer almayan kadınlar için bile her iki ülkede Şefkat ve Afitâb gibi nişânlar çıkarılmıştı. Bu çalışma, zihinsel arka planında II. Abdülhamid dönemi Osmanlı-Kaçar ilişkilerinin genel seyrini bulundurarak; hükümdarların, simgesel bir anlam taşıyan nişânları diğerinin tebaasına yönelik nasıl kullandıklarını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Zira nişânların kimlere verildiğinin ve bunun dönem içindeki yoğunluğunun takip edilmesiyle, farklı alanlardaki münasebetlerin gelişimine dair de fikir edinilebileceği düşünülmektedir. Çalışmanın temelini teşkil eden arşiv belgeleri incelendiğinde, özellikle İran şahlarının süregelen problem sahalarında veya menfaat alanlarında nişân verme konusunda oldukça eli açık davrandıkları tespit edilmiştir. Bu bağlamda, diplomatik ve bürokratik konumlardaki kişiler ile yakınlarının yanı sıra; Şia’nın tarihi merkezi olarak görülen Irak’ın Atabâtı ‘Aliyye bölgesinde, tüm Müslümanların kutsalı Hicaz’da, sınır hattında ya da ticaret rotaları üzerinde yaşayanlar, uygulamanın ilk muhatapları olmuşlardır. Öte yandan, çalışmada sunulan belge ve örnekler, iki tarafın da nişânlar yoluyla diğer tarafla diyalog kurma ve görünür olma amacına büyük ölçüde ulaştığını göstermektedir. Çalışma, Kaçar dönemi İran nişânları üzerine kapsamlı ilk Türkçe inceleme olmakla birlikte, alana; söz konusu nişânların Osmanlı tebaasına ve Osmanlı nişânlarının İran tebaasına verilişine dair özgün bir katkı sağlamaktadır. Çalışmanın temel kaynaklarını, Osmanlı arşiv belgelerine ilaveten, Farsça, İngilizce ve Türkçe birincil ve ikincil kaynaklar oluşturmaktadır