Cilt:25 Sayı:02 (1992)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt:25 Sayı:02 (1992) by Subject "Eğitim"
Now showing 1 - 7 of 7
Results Per Page
Sort Options
Item Batılılaşma ve Eğitim(Ankara : Ankara Üniversitesi : Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 1992) Doğan, İsmail; Eğitim Bilimleri FakültesiBatılılaşma, Batılı kültür ve değerler doğrultusunda gelişen yeni yaşama biçimlerinin yön ve hedefini belirleyen bir kavramdır. Modernleşme ve yenileşme kavramlarını da içermesi bu yüzdendir. İnsan ve toplundan ayakta tutan, kültürel ürün ve etkinliklerin yerel (mahalli) koşulları zorlayarak kendi dışına yönelmeleri giderek bir üstünlük ölçütüne ulaşması başka kültürler karşısında temel farklılaşma nedeni olarak ortaya çıkmaktadır. Batılılaşma, böyle bir farklılaşmayı kendi lehine bir üstünlük ölçütü olarak çeviren bir uygarlığın kendi dışındaki ülke ve toplümların (kültür ve uygarkkların) bu görece üstünlük karşısında temel tercih ve redlerinin keşistiği süreç olarak ta adlandırılabilir.Item Bazı paradigmalarda eğitim ve özgürlük ilişkisi(Ankara : Ankara Üniversitesi : Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 1992) İnal, Kemal; Eğitim Bilimleri FakültesiBu makalenin amacı, radikal ve özgürlükçü anlayışların eğitim konusunda nasıl biçimlendiğini araştırmaktır. Bu amaçla makalede Anarşizm ve Marksizm ile birlikte Freud’cu Sol ve Işlevselci paradigmaların kısa, bir genel açıklaması verildikten sonra, bu yaklaşımlar çerçevesinde düşünülebilecek bazı kişilere yer verilmektedir. Önce Marksist çerçevede eğitime bakan Freire, Bowles ve Gintis, Althusser ve Poulantsaz incelendikten sonra, ikinci olarak, Anarşizm’e değinilmektedir. Godwin, Stirner ve Baker Anarşist yaklaşım içinde ele alınmaktadır. Freud’u “SoP’dan geliştirmeye çalışmış olan Reich ve Neil, psikoloji ve psikanaliz derinlikli görüşleriyle, eğitim ile özgürlük arasında ilişki aramışlardır. Son olarak, toplumbilim de II. Dünya Savaşı sonrası çok kullanılan Işlevselci yaklaşım içinde Illich ile Collins incelenmiştir.Item Büyük Selçuklu devletinde eğitim ve öğretime genel bir bakış(Ankara : Ankara Üniversitesi : Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 1992) Güven, İsmail; Eğitim Bilimleri FakültesiBugüne kadar kurulmuş olan Türk devletlerinin içinde en önemlilerinden birisi de “Büyük Selçuklu Devleti”dir. (1040-1308) Selçuklular gerek Türk, gerekse Dünya tarihinde medeniyete katkı bakımından çok önemli roller oynamışlar ve çok önemli gelişmeleri ortaya çıkarmışlardır. Eğitim alanında da Türk Eğitimine katkıda bulunan hatta birçok yeni kuruluşun öncülüğünü yaparak, günümüze ulaşmasını sağlayan devlet, yine Selçuklu devleti ölmuşlur denilebilir. Özellikle bu devirde kurulmuş bazı kurumlar günümüz modern Türkiye’sinde bile halen mevcuttur. Bu nedenle buradaki eğitimsel gelişmelerin kısa da olsa ele alınmasının Türk Eğitim Tarihi’ne katkıda bulunacağını umuyoruz.Item İnsan yetiştirme(Ankara Üniversitesi: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Dergisi, 1992) Büyükdüvenci, Sabri; Eğitim Bilimleri FakültesiEğitim normatif bir bilimdir; olması gerekenle uğraşır. Konusu da insandır ve bu insanı belli bir noktaya getirmek, ona daha önceden öngörülen bir form, biçim kazandırmaktır. Ancak burada gözden kaçan önemli bir husus var; o da şu: insanı etkileyen faktörler o denli çeşitli ve karmaşık ki (bunlar arasında aile, sokak, sosyal ve siyasal yapı, içinde bulunulan coğrafi bölge, doğa, batta ve batta iklim, çocukluk-ergenlik-yaşklık gibi gelişme basamakları, inanç sistemi, gibi etkileri gözleneme-yen, bir anlamda ‘gizli eğiticiler’ denebilecek faktörler sayılabilir) tüm bu değişkenleri kontrol akında tutabilmek olanaksız, Bu nedenle olsa gerek eğitimde öngörülen amaçlar hiçbir zaman gerçekleşememektedir. Eğitim sistemimizdeki amaçlarla çıkan sonuçların bir karşılaştırması bunun iyi bir yakın örneğidir. Amaçların gerçekleşememesinin nedenlerini salt Öğretimde, okulda ve genelde eğitimcide aramak büyük bir yanılgıdır. Ye tüm eğitim reformları bu yanılgı üzerinde inşa edilmiştir. Bu nedenle başarı da abnamamıştır. Bıinun temel nedeni eğitim sürecinin iç mantığında yatmaktadır. Bu m ar tığı kavramadıkça sürecin iyi bir değerlendirmesini yapabilmek çok zordur. Olaya bir başka açıdan bakarsak sanırım durum daba bir açıklık kazanır; söz gelimi, genelde doğa bilimleri ve özelde mühendislik bilimleri çok gelişmiştir. Niçin? Çünkü bu gibi alanlarda değişkenleri kontrol edebilmek büyük ölçüde mümkündür; bu yapılabildiği için aya insan gönderilebilmoktedir. Aynı anda tüm dünyaya televizyon yayınları yapılabilmektedir. Çünkü Bu gibi sistemler statiktir, değişkenleri kontrol edilebilmektedir. Eğitim denilen sistem ise statik değildir. Bu nedenle, doğa bilimlerinin statik sistemlere uygun olan bilimsel yöntemleri eğitimde etkili olamamaktadır. Biyolojik bir sistem olarak insan da statik değildir, içinde yaşadığı topliım da.Item Özel eğitimde anne-baba eğitim programları(Ankara Üniversitesi: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Dergisi, 1992) Sucuoğlu, Bülbin; Küçüker, Sevgi; Kanık, Nuray; Eğitim Bilimleri FakültesiItem watson- glaser eleştirel akıl yürütme gücü ölçeği’nin (w-geaygö) üniversite ikinci, üçüncü ve dördüncü sınıf ingilizce bölümü öğretmen adayları üzerindeki güvenirlik çalışması(Ankara Üniversitesi: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Dergisi, 1992) Aybek, Birsel; Çelik, Metehan; Eğitim Bilimleri FakültesiItem Yeni amaçlara ulaşmayı kolaylaştıran öğretmen modelleri(Ankara Üniversitesi: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Dergisi, 1992) Bonnstetter, Ronald; Eğitim Bilimleri Fakültesi; Gürkan, Tanju