Sayı:171.2 (2020)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item Rusçada daralma süreci(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Şahin, Zulfiya; Rus Dili ve Edebiyatı; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiYabancı dil öğreniminde dilin sessel yapısına özgü sesletim becerilerinin edinimi büyük önem teşkil etmektedir, zira her dilin öğreniminin temel amacı olan iletişim ancak doğru sesletim sayesinde gerçekleştirilebilmektedir. Dilin sessel yapısı çatısı altında varlık gösteren sesbilimsel süreçler sesletimin doğal ve mutlak olgularıdır. En az çaba yasası (İng. Least effort law) temelinde gelişen sesbilimsel süreçlerin öğrenimi ve bu doğrultuda becerilerin edinimi yabancı dil kullanımının etkinliğini önemli ölçüde arttırmaktadır. Yapılan çalışma çağdaş ölçünlü Rusçanın sessel yapısına özgün olan ve ünlüler dizgesinde varlığını gösteren daralma sürecini ayrıntılı bir biçimde betimlemektedir. Dillerde nadir görünen iki kademeli daralma Rusçanın en belirgin özelliklerindendir. Sürecin iki kademeli oluşu, hem konumsal hem birleşimsel bağlama göre değişkenlik göstermesi, tüm bunların yanı sıra sürecin yazılı dile yansımaması yabancı dil olarak Rusça öğreniminin en zor konulardan biri olmasına neden olmaktadır. Sunulan çalışmada sürecin ayrıntılı incelemesini, daralmaya yönelik becerilerin edinimi için öneriler izlemektedir. Betimlemede temel alınan ağız, çağdaş ölçünlü Rusçanın temelini oluşturan Moskova ağzıdır. Sunulan veriler daralma sürecini Rus sesbilimsel geleneği çerçevesinde ele almaktadır.Item Türkçe Akademik Metinlerde Kaçınsamalar ile Vurgulayıcıların Kullanımı ve Akademik Yazma(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Tarcan, Özlem Dağ; Dilbilimi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiÜstsöylem (metadiscourse), yazarların okuyucu ile ilişki kurmak için kullandıkları araçlardır. Bu araçlar; söylemi düzenlemeye, okuyucuyu metne dahil etmeye ve yazarın tutumunu okuyucuya aktarmaya yardım etmektedirler (Zarei, 2011). Üstsöylem, bir söylemin ya da yazarın metnin içeriğine veya okuyucuya olan uzaklığını düzenlemek için kullandığı dilsel kaynaklardır (Hyland 2000). Bunu yaparken yazar, bir takım üstsöylemsel araçlar kullanmaktadır. Üstsöylem belirleyicileri (metadiscourse markers) olarak anılan bu araçlar, yazarın ortaya koyduğu metnin içeriği ile doğrudan ilişkili olmasa da yazarın, metnin alıcısı ile iletişim kurmayı amaçladığını ve metnin anlamsal içeriğini kavrama konusunda metin alıcısının ihtiyaçlarının farkında olduğunu göstermektedir. Üstsöylem belirleyicileri, etkileşimli (interactive) ve etkileşimsel (interactional) olarak iki ulama ayrılmaktadır. Etkileşimsel ulamın alt ulamlarından biri olan kaçınsamalar (hedges), yazarın, alternatif sesleri ve bakış açılarını algılayarak verdiği karar ve bir önerme hakkındaki yorumunu metne yansıtmasıdır. Vurgulayıcılar (boosters) ise yazarın alternatif fikirleri, karşıt bakış açılarını kapattığı ve kendi kesinliğini ifade ettiği araçlardır. Bu bağlamda bu çalışmanın konusu, Hyland (2005)’ın ortaya koyduğu Üstsöylem Modeli temel alınarak Sosyal Bilimler alanında yazılmış Türkçe bilimsel metinlerde kullanılan kaçınsamaların ve vurgulayıcıların sıkılıklarının saptanmasıdır. Derlem, ULAKBİM Sosyal Bilimler Veri Tabanında yer alan ve 2010-2015 yılları arasında yayımlanan süreli yayınlardan (Sosyoloji Dergisi, Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi, Türk Psikoloji Dergisi, Tarih İncelemeleri Dergisi, Felsefe Dünyası, Turizm Araştırmaları Dergisi, Dilbilim Araştırmaları Dergisi) rastlantısal olarak seçilmiştir. Toplamda 145.448 sözcükten oluşan bir veri tabanı incelenmiştir. Saptanan kaçınsamalar ve vurgulayıcılar, sıklık ve ki kare analizi ile değerlendirilmiştir.Item Null/overt subjects ın rıch agreement languages(Ankara Üniversitesi Dil Ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Kuram, Kadri; Other; OtherChomsky’s (1982) Extended Projection Principle (EPP) seems to be voided in some languages where the reference of subject can be recovered either from the agreement morphology on verb or from discourse where agreement is not available. Known as the null subject phenomenon, this has sparkled a great deal of discussion and cross-linguistic research in theoretical linguistics. Furthermore, null subjects are so common in null subject languages that subjects can only surface under strict conditions. Yet when these conditions are met null subject languages behave like non-null subject languages. That is, under the right discourse conditions subjects have to be overt regardless. I investigate in this paper how and why subjects remain unexpressed as well as how and why they have to be expressed in a null subject language; namely Turkish. In doing so, I reveal novel data contradicting the predictions made by Holmberg (2005, 2010a) regarding the theoretical account and classification of null subject languages. Finally, I offer a minimalist version of the subject deletion method developed by Roberts (2010) for null subjects.Item Ünsüz İkizleşmesinin Türkçedeki Akustik Görünümleri(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Uzun, İpek Pınar; Dilbilimi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiBu araştırmada, Türkçede içses konumunda oluşan ünsüz ikizleşmesinin akustik sesbilgisel görünümleri betimlenmeye çalışılmıştır. Ergenç ve Bekâr (2013)’te geliştirilen ünsüz ikizleşmesi modelinin akustik sesbilgisel açıdan nasıl bir işleyişi olduğunu araştıran bu çalışmada şu sorulara yanıt aranmaktadır: (a) Türkçede ünsüz ikizleşmesi, ikizleşen ünsüz çiftlerinin süreleri arasında ünsüzlerin fiziksel özelliklerine dayalı bir farklılık oluşturmakta mıdır? (b) Türkçede ünsüz çiftlerinin titreşim özelliklerindeki farklılıklara dayalı olarak F2 formant frekansında ayırıcı özellik gösteren bir farklılık görülmekte midir? (c) Türkçede ikizleşme içeren ünsüz çiftleri ile modelde sınıflandırılan ünsüzler arasında akustik sesbilgisel özellikleri açısından uyumluluk bulunmakta mıdır? (d) İkizleşen ünsüz çiftlerinin akustik özellikleri, Türkçede ünsüzlerin üçboyutluluk (bkz. Selen 1979; Ergenç, 1989) özellikleriyle benzerlik ya da farklılık göstermekte midir? Araştırmanın örneklem grubu anadili Türkçe olan 20 sağlıklı katılımcılardan oluşmaktadır. Dış sesten yalıtılmış bir ortamda toplanan sözlü dil verileri, formant frekansları, sesletim süreleri ve yoğunluk değerleri açısından incelenmiştir. İstatistiksel veriler, R dilinde Doğrusal Karma Analizi Modeli çerçevesinde çözümlenmiştir. Elde edilen bulgular, Türkçede Ünsüz İkizleşmesi Modelinde tekünsüzleşme sınıflamasındaki ünsüzlerin yeniden değerlendirilmesi ve ikizleşmenin ünsüzlerin üçboyutluluğuna göre incelenmesi gerekliliğini ortaya koymuştur.Item Ünsüz İkizleşmesinin Türkçedeki Akustik Görünümleri(Ankara Üniversitesi Dil Dergisi, 2020) Uzun, İpek Pınar; Dilbilimi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiBu araştırmada, Türkçede içses konumunda oluşan ünsüz ikizleşmesinin akustik sesbilgisel görünümleri betimlenmeye çalışılmıştır. Ergenç ve Bekâr (2013)’te geliştirilen ünsüz ikizleşmesi modelinin akustik sesbilgisel açıdan nasıl bir işleyişi olduğunu araştıran bu çalışmada şu sorulara yanıt aranmaktadır: (a) Türkçede ünsüz ikizleşmesi, ikizleşen ünsüz çiftlerinin süreleri arasında ünsüzlerin fiziksel özelliklerine dayalı bir farklılık oluşturmakta mıdır? (b) Türkçede ünsüz çiftlerinin titreşim özelliklerindeki farklılıklara dayalı olarak F2 formant frekansında ayırıcı özellik gösteren bir farklılık görülmekte midir? (c) Türkçede ikizleşme içeren ünsüz çiftleri ile modelde sınıflandırılan ünsüzler arasında akustik sesbilgisel özellikleri açısından uyumluluk bulunmakta mıdır? (d) İkizleşen ünsüz çiftlerinin akustik özellikleri, Türkçede ünsüzlerin üçboyutluluk (bkz. Selen 1979; Ergenç, 1989) özellikleriyle benzerlik ya da farklılık göstermekte midir? Araştırmanın örneklem grubu anadili Türkçe olan 20 sağlıklı katılımcılardan oluşmaktadır. Dış sesten yalıtılmış bir ortamda toplanan sözlü dil verileri, formant frekansları, sesletim süreleri ve yoğunluk değerleri açısından incelenmiştir. İstatistiksel veriler, R dilinde Doğrusal Karma Analizi Modeli çerçevesinde çözümlenmiştir. Elde edilen bulgular, Türkçede Ünsüz İkizleşmesi Modelinde tekünsüzleşme sınıflamasındaki ünsüzlerin yeniden değerlendirilmesi ve ikizleşmenin ünsüzlerin üçboyutluluğuna göre incelenmesi gerekliliğini ortaya koymuştur.Item Çocuğa yöneltilen dilde çift-biçimli sözel ifadelerin ‘kap’, ‘yiyecek’ ve ‘cinnet’ kavramsal alanlarında yeniden gözden geçirilmesi(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Yıldırım, Filiz Çetintaş; Other; OtherBu çalışma, Türk ebeveynlerin bebek/çocuklarına yönelttiği dil kullanımlarının anlamsal özelliklerini kavramsal alanlar çerçevesinde ele almaktır. Türk ebeveynler çocuklarına hitap ederken hem sevgi sözcüklerini hem de saldırgan tutum ifadelerini kullanmaktadır. Bu durum, Aragon ve diğerleri (2015)’te açıklanan sevimli uyarana yönelik saldırgan tutum ile uyumludur. B/ÇYD içerisinde yer alan tüm sözel ifadeler eğretilemeyi açıklamak için kullanılan kavramsal alanlar (Lakoff ve Johnsen, 2003; Kövecses, 1986; 1990; 2004; 2010) ile açıklanabilir. Çalışma için 100 Türk ebeveyn ile görüşülmüş ve 3 soruluk bir açık-uçlu bire anket uygulanmıştır. Anketin sonucunda elde edilen veri tabanı nitel çözümlemeye alınmıştır. Çözümleme soncunda, doğrudan sevgi ifadelerinin SEVGİ ve KAP kavramsal alanları, çift-biçimli ‘yeme’ ile ilgili sözel ifadelerin DUYGUSAL İSTEK, AÇLIK ve KAP kavramsal alanları ve son olarak, saldırgan tutum ifade eden çift-biçimli sözel ifadelerin KAP ve CİNNET kavramsal alanları ile açıklanabildiği görülmüştür.Item Tümce İşlemleme Süreçleri(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Özge, Duygu; Other; OtherBu çalışma, sözlü tümce anlama süreç ve mekanizmasını oluşturan bileşenleri ve bu bileşenlerin birbirleri ile etkileşimlerini ortaya koyan belli başlı kuramları derlemeyi hedeflemektedir. Bu derleme, özellikle yapısal çözümleme süreçlerine dair varolan kuramların tartışmalarının yanı sıra, bu kuramların üzerinde anlaştığı belli başlı bulguları özetleyerek, insan dil işleme mekanizmasının doğasına dair güncel bilgi sunmayı amaçlamaktadır. İlk bölüm tümce anlama mekanizmasının doğasını, ikinci bölüm ise dil anlama süreçlerine dair kuramsal sorular ve bu sorular için alanyazındaki çözümleri ele almaktadır.Item Authentic Language Input in Foreign Language Teaching Materials: Advantages and Disadvantages(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Kaygısız, Çağrı; Other; OtherFollowing the domination of the communicative approach in foreign language teaching, the idea that language development is possible through message-oriented input has resulted in discussions about the kind of input presented to individuals during language teaching, and the use of authentic language teaching materials (tools) by integrating them as input into language teaching processes has become one of the major arguments of the communicative language teaching approach. In line with this, the present study aims to examine the concept of authenticity, which has an ever-increasing importance in foreign language teaching, as well as the advantages and disadvantages of authentic language teaching materials as rich sources of linguistic input within the context of the literature on foreign language teaching following a formative research methodology.Item Türkçede bileşik eki ve türetimsel dizil(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2020) Kunduracı, Aysun; Other; OtherBu çalışma, Türkçede geleneksel yaklaşımlarda belirtisiz ad tamlaması olarak bilinen, üretken ad+ad+(s)I(n) biçimindeki ad-ad bileşiklerini Süreçsel Biçimbilim (bkz. Zwicky, 1986; Aronoff, 1994; Pounder, 2000) çerçevesinde ele almakta, bileşikler için yapısal ve anlamsal bir çözümleme sunmakta ve bileşiklerde eklenen -(s)I(n) eki için yeni bir işlev önermektedir. Bileşiklerdeki -(s)I(n) ekine türetimsel ve saf biçim(bilgi)sel bir görev (bileşik tabanları biçimleme) yükleyen çalışma, bu ekin eklenme sürecini de içeren belli bir grup türetim işleminden sorumlu bir dizil (İng. paradigm) yapısı önermekte, -(s)I(n)’ın bir grup türetim ekiyle dizilsel bir ilişki içinde olduğunu göstermektedir. Dizil yapısı, yalnızca -(s)I(n) eklenmesini değil (anlamsal olarak) beklendiği halde bu ekin eklenmediği durumları da açıklamaktadır. Çalışma, kuramsal açıdan da biçimbilimi (ve biçimbilgisel işlemleri) sözdizim ve sözlükçeye bağımlı olmayan ayrı bir dizge olarak kabul etmekte; anlamın biçimden, biçimin de anlamdan ayrı düzlemler olduğunu çeşitli dillerden veriyle vurgulayan süreçsel yaklaşımlara Türkçeden destekler sunmakta ve böylelikle biçimbilimdeki Ayrıklık Varsayımı’na (Beard, 1995) doğrudan gönderim yapmaktadır. Çalışma, ayrıca, biçimbilimde özerk biçimsel işlemlerin uygulandığı girdilere, yani tabanlara, ışık tutmakta ve hem türetimsel hem de çekimsel biçimbilgisi açısından tabanların kritikliğini ortaya çıkarmaktadır.