Cilt:19 Sayı:01 (2021)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item A Feminist Geographic Reading of Masculinities: Syrian Entrepreneurs in İzmir(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Akyuz, Selin; Other; OtherThis research aimed to analyze migrant men’s spatial trajectories with an emphasis on how they are negotiating with intersecting hierarchies and how they refine and transform their refuge, workplaces. With a lens of feminist geography, it mapped Syrian entrepreneurs’ workplaces in Basmane and Buca, İzmir. To attend the social relations and also gendered practices of Syrian men who run small enterprises and to scrutinize the aspects of their life within broader political, socio-cultural and economic contexts, a feminist ethnographic research was conducted. While heavily relying on participant observation, informal and formal interviews were conducted with the owners of 4 restaurants, 1 barber shop, 1 grocery store and 1 confectioner. Based on the understanding of temporal and geographical contingency of masculinities, it discussed (1) how men positioned/disciplined themselves vis a vis “foreign masculinities”, (2) spatial structures that enabled men’s protector role spilling over into their workplace, (3) homosocial bonds that created continuity and stability.Item Köy Yönetsel Alanlarındaki Köy Bağlısı Adlarının Coğrafi Açıdan Değerlendirilmesi: Kırşehir İli Örneği(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Türkan, Okan; Other; OtherHer topluluk kendini oluşturan kültürel birikimiyle yaşadığı ortamı algılar ve anlamlandırır. Bunun sonucunda her toplum yaşadığı ortamda bazı değişiklikler meydana getirerek fiziki coğrafyayı beşeri coğrafyaya dönüştürür. Bu dönüşümü somut faaliyetlerle yaptıkları gibi adlandırmayla da yaparlar. Yerleşme adlarında coğrafya disiplinin yaptığı çalışmalar çoğunlukla köy ve kentsel yerleşme adlarına odaklanmıştır. Köy adları araştırmalarında genellikle köyün yönetim merkezinin adı incelenmiş ancak diğer kırsal yerleşmeler incelenmemiştir. Bu araştırma köy yönetsel alanlarındaki tüm kırsal yerleşmeleri inceleyen öncü çalışmalardandır. Çalışma, Kırşehir ili köy idari alanındaki köy bağlılarının adlandırılmasında hangi faktörlerin etkili olduğunu ortaya koymayı amaçlamıştır. Bu çerçevede köy idari alanlarındaki bağlı yerleşmelerin adlarının kaynağının tespitine yardımcı olabilecek ilgili literatürün değerlendirilmesinin yanında, saha çalışmaları gerçekleştirilmiş ve başta muhtarlar olmak üzere yöre sakinlerinden bilgiler edinilmiştir. Çalışmanın sonucunda elde edilen bilgiler sınıflandırıldığında Kırşehir ilindeki 85 köy bağlısının %71’inin beşeri, %18’inin ise doğal coğrafya özellikleriyle ilgili olduğu ortaya çıkmıştır.Item COVID-19 Sürecinde Türkiye Turizminin Mekansal Görünümü: Hangi İl Nasıl Etkilendi?(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Kervankıran, İsmail; Bağmancı, Mehmet Fatih; Other; OtherDünyada olduğu gibi Türkiye’de de COVID-19’un turizm sektörü üzerindeki olumsuz etkisi hala devam etmektedir. Ulusal düzeyde turizmin olumsuz etkilerini azaltmaya yönelik bazı önlemler alınmasına karşın, seyahat kısıtlılıklarının devam etmesi ve turizme olan talebin azalması Türkiye’de turizm endüstrisinin kaybını her geçen gün daha fazla derinleştirmektedir. Türkiye genelinde salgının turizm sektörüne olan olumsuz etkisi her ilde farklı boyutta yaşandığından, COVID-19 sürecinde hangi illerin ne derece etkilendiği konusu önemlidir. Bu çalışmanın amacı, COVID-19’un Türkiye turizmine etkisinin iller düzeyindeki farklılaşan görünümünü incelemektir. Çalışmanın veri kaynağını, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2019 ve 2020 yıllarına ait illere göre turizm istatistikleri oluşturmaktadır. Çalışmada öncelikle, 2019 ve 2020 yılı Türkiye’ye seyahat amaçlı gelen ziyaretçilerin illere göre mekânsal dağılımı incelenmiş, sonrasında ise illerin azalan ziyaretçi sayılarının hem oransal olarak hem de 1000 kişideki karşılığına göre mekânsal görünümü değerlendirilmiştir. Çalışmanın bulgularına göre, Türkiye’de COVID-19 sürecinden en fazla etkilenen illerin aynı zamanda turizmin en hızlı büyüdüğü iller olması, Türkiye turizminde mekânsal olarak bazı illerde sınırsız büyümenin sorunlu olduğunu ve özellikle bu illerde “küçülme” kavramının tartışılması gerektiği sonucuna varılmıştır.Item Türkiye Fındık Verimi Üzerinde Sıcaklık ve Yağışın Etkileri(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) İrdem, Cemil; Other; OtherÇalışmada, Türkiye fındık üretiminde ilk 6 sırada yer alan Sakarya, Düzce, Samsun, Ordu, Giresun ve Trabzon’da yıllık fındık veriminin 1993-2019 dönemi için alansal ve zamansal dağılışını belirlemek, bu dağılışın sıcaklık ve yağış koşullarıyla ilişkisini analiz etmek amaçlanmıştır. Bu doğrultuda ilk olarak verimdeki iller ve yıllar arası farklılaşmalar belirlenmiş, ardından Pearson korelasyon analizi ve basit doğrusal regresyon analizi yapılarak sıcaklık ve yağışla yıllık fındık verimi arasındaki ilişkiler ortaya konmuştur. Dönem ortalamasına göre dekar bazında en yüksek verim Sakarya ve Düzce’de, en düşük ise Giresun’dadır. Araştırma alanında en yüksek ortalama verim 130,6 kg ile 2008 yılında, en düşük 63,8 kg ile 2016 yılında gerçekleşmiştir. Yıllık toplam yağışların verime etkisi Sakarya dışındaki illerde negatiftir. Yağışla olan aylık ilişkiler genel olarak çok zayıftır. Yıllık ortalama sıcaklıkların verime etkisi Giresun dışında istatistik açıdan önemsizdir. Çalışmada, mart ve nisanda ortalama, maksimum ve minimum sıcaklılar arttıkça fındık veriminin de arttığı belirlenmiştir.Item Hayatta Kalma Güdüsü: Bir Mekânsal Algı Süreci(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Edgü, Erincik; Other; OtherMimarlık, psikoloji ve sosyal bilimlerin ara kesitinde yer alan çevre-davranış kuramları, güncel alan çalışmaları üzerinden yeniden ele alınmış ve bu derleme yazısı, insan varoluşunun en temelinde yer alan hayatta kalma güdüsü bağlamında kurgulanmıştır. Mekânı ve sosyal ortamları kavrayıp değerlendirmede algı esastır. Algının hangi süreçlerde bilişselleştirildiği, güvenlik ve ait olma gereksinimlerinin yaşam çevresinde ne tür anlamlar kazandığı dikkate alınması gereken önemli ölçütlerdendir. Kişinin ait olduğu kültürün normları ile bireysellik ve sosyalleşme gereksinimleri arasındaki çatışmaların, kişinin mekânı nasıl kodladığı ve dolayısıyla mekânsal davranışını nasıl değiştirip dönüştürdüğü, bu yazıda örneklerle yeniden hatırlatılmıştır.Item Türkiye'de Evsel Su Tedarik ve Tüketim İstatistiklerinin Değerlendirilmesi(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Sarış, Faize; Other; OtherHızlı kentleşme, arazi örtüsü değişimi ve doğal afetlerdeki artış tatlı su kaynaklarının miktarı, kalitesi ve erişilebilirliği üzerinde önemli bir baskı oluşturur. Türkiye'de kentsel nüfus artışına paralel olarak su talebi de artmaktadır. Ancak, arazi kullanımının ve iklim değişikliklerinin olumsuz etkileri, ülkenin bazı bölgelerinde su sıkıntısı hatta su kıtlığı ile sonuçlanmıştır. Bu çalışma, Türkiye'nin son 25 yıldır evsel su temini ve su kullanım örüntülerinin mekânsal ve zamansal değerlendirmesine odaklanmaktadır. Ulusal evsel su istatistikleri ve belediye su istatistikleri TÜİK'ten alındı ve coğrafi perspektifle değerlendirildi. Türkiye'de çekilen su miktarı artmakta; baraj, kuyu ve pınarlar ana su sağlama kaynaklarını oluşturmaktadır. Son yıllarda nehirlerden su çekilme oranı artmaktadır. Evsel kullanım için yüzey sularına bağımlılık, özellikle metropol alanlarda artma eğilimindedir. Barajların iklim değişikliği ile birlikte değişen yağış desenleri ve artan buharlaşma bakımından kırılganlığı düşünüldüğünde, gelecekte su güvenliği açısından pek çok risk ortaya çıkabilir. Su ve diğer suyla ilgili hizmetleri sürdürmek için, belediyeler su kullanım verimliliği yaklaşımlarını benimsemelidir.Item Sapanca Gölü Havzası’nda Arazi Kullanımı ve Mekânsal Değişim(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Kaçmaz, Muhammed; Döker, Mehmet Fatih; Other; OtherTürkiye’nin önemli göl havzalarından biri olan Sapanca Gölü Havzası 1990’lı yılların başlarına kadar kırsal niteliği ile öne çıkmakta iken günümüzde şehirsel faaliyetlerin yoğun olarak yaşandığı bir havza haline gelmiştir. Sapanca Gölü güneyinden TEM otoyolunun geçmesi ile birlikte hız kazanan şehirsel faaliyetlere ek olarak havzanın turizm açısından bir cazibe merkezi haline gelmiş olması havzanın arazi örtüsü ve kullanım yapısında önemli değişikliklere neden olmuştur. Havzada yer alan şehirsel ve kırsal yerleşmelerin genişlemesi, ikinci konut ve turistik tesis yapımının artması havzanın taşıma kapasitesini zorlamakta ve doğal ortamın tahrip edilmesine yol açmaktadır. Bu çalışmada Sapanca Gölü Havzası’nın güncel arazi örtüsü ve kullanım yapısı incelenmiş olup 1985-2020 yılları arasında meydana gelen değişim uydu görüntüleri üzerinden coğrafi bilgi sistemleri ile analiz edilmiştir. Havza içerisinde kullanım oranı 1985 yılında %2,27 olan yerleşim alanları 2020 yılında %8,28 ulaştığı tespit edilmiştir. Havza genelinde nüfus yoğunluğunun km²’ye 250 kişiye kadar çıktığı ve havzanın güneyinde yer alan Sapanca şehrinde ise km²’de 1500 kişiyi bulduğu görülmüştür.Item Kentsel Mekânda Kültürel Kimliğin Yeniden Üretimi: Ankara’daki Kültür Merkezleri Örneği(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Özgen, Nurettin; Sarı, Volkan İdris; Coğrafya; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiÇalışmanın amacı yerel yönetimlerin kentsel alandaki kültürel üretimlere ilişkin pratiklerini, kültür merkezlerinin isimlendirilmesi ve buralarda yürütülen faaliyetler üzerinden analiz etmektir. İktidarlar kurumsal ve ideolojik çerçeveleri kullanarak insanların düşüncelerini ve yaşam tarzlarını etkilerler. Bu etkileme ulusal düzeyde yürütüldüğü gibi yerel ölçekte farklı ideolojiye sahip belediyeler tarafından da hayata geçirilebilmektedir. Hemen tüm siyasi partilere mensup belediyeler kendi ideolojik yaklaşımlarını çeşitli araçlar ile topluma kabul ettirerek kentsel mekânda kimlik inşa sürecini yürütmektedir. Belediyelere bağlı olarak hizmet veren kültür merkezleri de kentsel kimlik inşa sürecinin önemli araçlarındandır. Araştırmada, kültür merkezi yöneticileri ve kursiyerleriyle yapılan görüşmelerle elde edilen nitel veriler içerik analizi tekniği kullanılarak derinlikli bir şekilde analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda hem bu mekânlar için tercih eden isimler hem de burada yürütülen faaliyetlerin kentsel kimliğin üretimi ve yeniden üretiminde belediyeler tarafından etkin bir şekilde kullanıldığı anlaşılmıştır.Item Büyükşehir Belediyelerinin Engellilere Yönelik Hizmetlerinin İçerik Analizi Yöntemi ile Değerlendirilmesi(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Güler, Çiğdem Uludağ; Çakı, Neşe; Other; OtherEngelli hizmetlerinin yerel ölçekte belediyeler tarafından verilmesi 1990’lı yıllardan sonra sosyal belediyecilik anlayışı ile yaygınlaşmış ve 2005 yılından itibaren yasal düzenlemeler yapılmıştır. Bu tarihten itibaren belediyelerin engelliler, yaşlılar, yoksullar, kadınlar, çocuklar gibi dezavantajlı gruplara sosyal politikalar bağlamında sundukları hizmetlerin niceliğinde ve niteliğinde artış görülmektedir. Bu düzenlemeler kapsamında sosyal bütçede engellilere yönelik hizmetlerin yürütülmesi ve engelli merkezleri oluşturulması, engellilere yönelik ayni ve nakdi yardımların verilmesi sağlanmıştır. Bu araştırmada, söz konusu anlayışa paralel olarak Türkiye’de yer alan otuz büyükşehir belediyesinin engellilere yönelik sunduğu hizmetler kapsamlı bir şekilde incelenmiş ve karşılaştırmalı bir analiz yapılmıştır. Sunulan hizmetler tespit edilirken büyükşehir belediyelerinin kurumsal internet siteleri ve bu konuda literatürde yapılmış çalışmalar detaylı bir şekilde incelenmiştir. Elde edilen verilerin analizinde; nitel araştırmalarda sıklıkla kullanılmaya başlanan MAXQDA programı kullanılarak içerik analizi yapılmıştır. Yapılan analiz sonucunda ise, belediyelerin hizmetlerinin belirli kategorilerde toplandığı ancak her hizmeti her belediyenin vermediği yani hizmetler bakımından eşit bir dağılımın olmadığı tespit edilmiştir.Item Ulusötesi Bir Mekânın Boşnak Kolektif Belleği ile Yaratım Süreci ve Kimliğin Mekânsal Sunumu: İstanbul-Yıldırım Mahallesi(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Çetinkaya, Sibel Can; Göközkut, Burcu; Other; OtherBu çalışmada, Boşnak kolektif belleğinin ulusötesi sosyal mekânların olu-şum sürecini nasıl etkilediği ve kimliğin mekânlarda nasıl temsil edildiği incelenmiştir. Bu süreçte, araştırma alanı olarak, göçlerle birlikte gelişen ve Boşnak kimliği ile özdeşleşen Yıldırım Mahallesi tercih edilmiştir. Çalış-mada, nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Kartopu örnekleme tekniği kullanılarak; derinlemesine görüşmeler ve odak grup görüşmeleri yapılmış-tır. Elde edilen bulgular betimsel analiz yöntemi kullanılarak analiz edil-miştir. Çalışmada, Boşnak göçmenlerin Yıldırım Mahallesi’ni tarım arazi-sinden ulusaşırı sosyal bir mekâna dönüştürdüğü anlaşılmıştır. Bu alan, Boşnakların sosyo-kültürel pratikleri ile şekillenirken, kimliğinin sembolle-ri ile donatılarak adlandırılmış ve böylece bir şekilde kimliğin sürekliliği sağlanmıştır. Sonuç olarak, üretilen mekânlar bireylerin iki ülkeye aidiyet bağı geliştirmelerinde etkili olmuştur.Item Yüksek Çözünürlüklü ERA-Interim ve HadGEM2-CC Model Verilerine Göre Türkiye’nin Güncel ve Gelecekteki Holdridge Ekolojik Bölgeleri(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Yılmaz, Erkan; Coğrafya; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiHoldridge ekolojik bölgeleri (HEB), iklim sınıflandırma amacıyla kullanılmakta, ayrıca biyom tanımlaması sunmaktadır. Bu çalışmada yüksek çözünürlüklü ERA-Interim ve gelecek durumu yansıtan HadGEM2-CC modeli verileri kullanılarak, Türkiye’nin güncel, 2041-2060 ve 2061-2080 dönemleri içi HEB ve bu dönemlere ait tümleşik HEB sınırları oluşturulmuştur. Elde edilen sonuçlara göre 2041-2080 döneminde Türkiye’de alçak irtifa ve dağönü kuşakları genişlerken dağlık, yarı alpin ve alpin sahaların daralmakta karlı sahalar ise neredeyse ortadan kalkmaktadır. Türkiye’de 2041-2060 döneminde kurak sahalar ortaya çıkmakta, yarı kurak ve yarı nemli sahalar artmakta, nemli, çok nemli, aşırı nemli ve yarı doygun sahalar ise daralmaktadır. Günümüzde Türkiye’de çöl çalılıkları, dikenli çalılıklar, dikenli stepler, stepler, kurak ormanlar, nemli ormanlar, ıslak ormanlar, yağmur ormanları, tundralar ve soğuk çöl biyomları ile buzul alanları bulunmaktadır. 2041-2060 döneminde çok kurak orman biyomu ortaya çıkarken, 2061-2080 döneminde buzul alanları ortadan kalkmaktadır. Çalışmada ayrıca HEB sınıflarının belirlenmesi pratik hale getiren bir yöntem geliştirilmiştir.Item Sembolik Bilgi Tabanlı Sektörlerde Bilgi, Öğrenme ve İnovasyon Kanalları: Trabzon Kuyumculuk Kümesi Örneği(Ankara Üniversitesi, 2021-04-29) Altuğ, Fatih; Other; OtherFirmaların piyasalarda tutunabilmeleri için rekabet kilit bir öneme sahiptir ve bu kilidin anahtarı inovasyondur. İnovasyonun temeli ise bilgi ve öğrenmedir. Bilgi ve öğrenme becerileri kümülatif bir niteliğe sahiptir. Kümeler hem bu birikim için havuz vazifesi görmekte hem bunların yayılım merkezi olmakta hem de bilgi ve öğrenmenin üretim üssü konumundadırlar. Çalışmamızın amacı, doğal küme özelliği taşıyan sembolik bilgi tabanlı geleneksel bir sektörde, firmaların inovasyon süreçleri için gerekli olan bilgi kanalları ve öğrenme süreçlerinin yerel ve yerel ötesi kanallarını tespit etmektir. Ayrıca firmaların inovasyon düzeyi ile bu kanallar arasındaki farklılaşmayı da belirlemek çalışmanın bir diğer amacıdır. Anketlerle elde edilen veriler SPSS ile hem betimsel hem de istatistiksel olarak analiz edilmiştir. Sonuçlara göre küme içindeki firmalar yerel ve yerel ötesi bağlantılar vasıtasıyla inovasyon süreçlerini gerçekleştirmektedirler. Firmaların inovasyon düzeyine göre bu bağlantıların önemi de değişmektedir. İnovasyon düzeyi yüksek olan firmalar yereldeki bilgiyi daha çok kullanmaktadır. Çalışma, geleneksel bir kümenin bilgi ve öğrenme süreçlerinin yerel ve yerel ötesi bağlantılarını analiz etmesi bakımından literatüre katkı sunmayı hedeflemektedir.