1990 sonrası basın işletmelerinde değişim ve genel yayın yönetmenliğinin konumu (örnek olay olarak: Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerinin karşılaştırılması)

No Thumbnail Available

Date

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Gazetecilik Anabilim Dalı

Abstract

Günümüzde her alanda neo-liberal eğilimler güç kazanmakta ve sosyal, kültürel ve ekonomik hayat artık küresel dinamikler ve aktörlerce belirlenmektedir. Küreselleşme olgusunu, günümüzde geçerli olan sosyo-ekonomik yapı bakımından "tüketim kültürü" kavramında somutlaştırmak mümkündür. Küreselleşme, bütün dünyayı değiştirirken Türkiye'de de ekonomik, kültürel ve politik yaşamın her alanında büyük çaplı değişimler yaşanmaya başlamıştır. Bu dönemde, yüceltilen değerlerin başında para kazanmak ve olabildiğince çok tüketmek gelmiştir. Basın işletmeleri de bu değişimden etkilenmiş ve giderek basın işletmelerinin mülkiyeti gazeteci ailelerden büyük sermaye gruplarına geçmiştir. Bu yeni sahiplik yapısında basın, topluma tüketim kültürünü ve yeni bir yaşam tarzını empoze edecek yayın politikaları izlemiştir. Bu politikaların izlenmesinde medya yöneticileri ve köşe yazarları önemli roller üstlenmiştir. Bu süreçte basın kuruluşları değişim geçirmiş ve giderek modern tesislere ve son teknolojiye sahip multimedya holdinglerine dönüşmüştür. Ayrıca bu tabloda basın-sermaye-iktidar ilişkisi de giderek karmaşıklaşmaya başlayarak olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Genel yayın yönetmenleri de bu süreçte patronların temsilcisi ve iş takipçisi rolünü üstlenmeye başlamış ve editoryal bağımsızlık zarar görmüştür. Bu doğrultuda tekelleşme artmış, sınıf atlayan yönetici kadrosunun aksine, sektörde genel olarak sendikalaşma ve mesleki haklar olumsuz yönde etkilenmiş ve çalışma koşulları kötüleşmiştir. Endüstriyel kompleks haline gelen basının kamusal işlevini yerine getirememesi ve özgürlüğünü yitirmesi sorunu sadece gazetecileri değil bütün toplumu ve demokratik sistemi de etkileyecek boyutlara ulaşmak üzeredir. Abstract Nowadays, neo-liberal tendencies become stronger in all aspects and social, cultural and economic lives are determined by global actors and dynamics. It's possible to make concrete the globalism notion in terms of current socio-economic structure. On the one hand globalism changes the world; on the other hand a great metamorphosis has come out in every aspects of economic, cultural and political life of Turkey. In that period, earning money and consuming a great deal came first in idolized talents. Press companies have also been influenced by this metamorphosis and gradually media ownership has changed hands from journalist families to huge financial groups. In this ownership structure, press has managed such editorial policies that would impose a new lifestyle. Media directors and column writers have taken important roles by following these policies. Press institutions have altered in this term and gradually transformed into multimedia groups that have modern facilities and brand new technologies. Besides, relations between press - finance and political power have gradually been complex and caused some negative results in this concept. Chief Editors have taken role as representative and business agent of bosses and so editorial freedom has damaged. In this context, monopolies have multiplied, trade-unionism, social rights and working conditions have deteriorated on the contrary of director staff that promoted to an upper class. The problem of inability of industrialized press to make public service function and lack of freedom, is about to affect not only journalists but also all society and democratic structure.

Description

Keywords

GÜZEL SANATLAR, YARDIMCI TARİH BİLİMLERİ

Citation