İLK DÖNEM KUR’AN TASAVVURU VE DÖNÜSÜMÜ —Kimlik ve Kitâb İliskisi Baglamında—

No Thumbnail Available

Date

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ (TEFSİR) ANABİLİM DALI

Abstract

İlk dönemde ümmî Arapların zihninde toplumsal kimlikleri ve bu kimligin dönüsümü ile Kur\\\'an tasavvurları ve bu tasavvurun dönüsümü arasında yapısal bir iliski vardır. Kur\\\'an öncesi dönemde Arapların toplumsal kimlikleri, ümmî Araplar ile komsuları olan ehli kitap arasındaki karsıtlık üzerinde yapılanmıstır. Kabe merkezî kimlik sembolü idi. Fakat Araplar komsularına özendiler ve onlar gibi bir kitâba sahip olmak istediler. Bu, Kur\\\'an gelinceye dek onların zihninde bir gerilim meydana getirdi. Kur\\\'an geldiginde yerlesik ümmî kimligin, onun sembolünün ve de referansının bir kitâb ile degistirilmesine yönelik bir öneri olarak algılandı. Siyasi olarak Kur\\\'an toplumsal bölünmeye sebep oldu. Netice itibariyle zikredilen gerilim artık fiilî hayatta boy gösterdi. Üçüncü kimlik evresinde Araplar Kur\\\'an\\\'ı/yeni kitâb\\\'ı bir kimlik zemini olarak kabul ettiler. Bununla beraber gerilim Kur\\\'an algılamasında kendini gösterdi. İki gerilim noktasından birincisi özgün kimlikle iliskilidir. Bu (her ne kadar yazılıyor olsa da) yeni kitâb için ümmî (yazıyı merkeze almayan), yasayan, uygulamaya dönük bir yapı öngörür. Peygamber Kur\\\'an\\\'ı kendi varlıgı ile hissedilir ve korunmus hale getirir. İkinci gerilim noktası ise nazım itibariyle muhafaza edilmis bütün bir kitâb öngörür. Bununla beraber birincisi baskın egilimdir ve bu evreyi sekillendirmistir. Hz. Peygamber (kimligin ve Kitâb\\\'ın somut zemini) dünyadan ayrılınca, ümmî Müslüman Araplar nazmı standart hale getirilmis bütün bir kitâba ihtiyaç duydular. Kur\\\'an resmî, bütün halde ve lâfzî olarak muhafaza edilmis ve bu yüzden tek geçerli kitâb biçiminde algılanmaya baslayacaktır.

Description

Keywords

Citation