Avrupa Birliği sürecinin Türk dış politikasına etkileri
No Thumbnail Available
Files
Date
2009
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Abstract
Tezde Avrupalılaşma kavramı çerçevesinde Soğuk Savaş sonrası AB'nin Türk dış politikasına etkileri ele alınmaktadır. Öncelikle kurumsal düzeyde Türk dış politikasının Avrupalılaşmasında, AB'nin Türk dış politikasını bürokratik reorganizasyon ve söylem açısından etkilediği ancak seçkin Avrupalılaşmasının sağlanamadığı görülmektedir. Politika düzeyinde ise AB'nin Türkiye'ye koşulluluk ilkesi ile belirli alanlarda (Kıbrıs ve Ege) etki yapabildiği ancak bu etkinin de sınırlılıkları olduğu görülmektedir. Orta Doğu bölgesi ile ilişkilerde ise AB etkisi sınırlıdır. Ulusal hassasiyetlere dokunmayan konularda AB gerekleri iç politikada AB yanlısı hükümetler varsa yerine getirilmektedir. Ancak iktidarda AB yanlısı bir hükümet olsa dahi içte muhalefete maruz kalan milli davalarda Avrupalılaşma durmaktadır. Bir başka açıdan ise; Avrupalılaşmanın siyasa Avrupalılaşması olarak tanımlandığı, Türkiye'nin AB dış ve güvenlik politikası mevzuatına uyumu kapsamında Türkiye ile AB arasında milli davalar dışında ciddi bir farklılık olmadığı görülmektedir. Ancak AB'nin kendisini etik/normatif bir güç olarak tanımlaması ile kimlik konularını da içeren siyasi Avrupalılaşma tanımında Türkiye'nin Avrupalılaşması sorunlu bir nitelik arzetmektedir. Avrupalılaşmanın ikinci boyutu çerçevesinde ise Türkiye savunma alanındaki bazı önceliklerini AB düzeyine aktarabilmiştir. AB desteğiyle başta enerji konusu olmak üzere uluslararası alanda etkin politikalar izlenmesi mümkün olabileceği gibi, AB üyeliğinin Türkiye ve AB'nin karşılıklı olarak gündemlerini değiştireceği ve genişleteceği de açıktır. Sonuç olarak, Merkezi ve Doğu Avrupa ülkelerinin Avrupalılaşması için kullanılan konstrüktivist kurumsalcı yaklaşım Türkiye ve AB arasındaki güvenlik kimliği farklılığı gibi yapısal bir nedenden ötürü kısa vadede kullanılamayacaktır. Bunun yerine Türkiye'nin Avrupa güvenliğine katkılarına odaklanan rasyonalist kurumsalcı yaklaşım kullanılmalıdır.Abstract In the Thesis, impact of the EU on post cold war period Turkish foreign policy is elaborated in the framework of Europeanization. First of all, from institutional dimension; EU?s impact is noteworthy and reorganization of Turkish bureaucracy is evident. However in terms of elite socialization deficiencies exist. From the policy perspective, while conditionality clause is efficient for Cyprus issue and Greece, Europeanization is limited for the Middle East region. Europeanization of Turkish foreign policy is accelerated during pro-EU governments. However in case of national causes even the pro-EU governments should eliminate the veto points for a smooth Europeanization. From the other point of view; when Europeanization is defined as ?policy Europeanization?, there is not a serious deviation of Turkey?s foreign policy from the EU Acquis except some national causes. Contrary to the relative conformity in terms of policy Europeanization, basic difference between Turkey and EU reveals when the Europeanization is defined broadly so as to include the identity matters which is the definition of polity/politics Europeanization. From bottom-up dimension, Turkey could upload some of its defense priorities to European agenda. Turkey can also play an important role in international arena with the EU support. However Turkey?s possible membership will change and broaden the agenda of both sides. In conclusion, sociological/ constructivist institutionalist arguments used for Central and Eastern European Countries are not appropriate for Turkey in short term due to the security identity differences between Turkey and the EU. It is realistic to use a cost-benefit analysis used by rationalist institutionalists which focuses on Turkey?s contribution to European security.
Description
Keywords
GENEL KONULAR, SİYASET BİLİMİ