Osmanlı İmparatorluğundan Türkiye Cumhuriyeti'ne: 'Kişisel iktidar'dan 'Gayri-şahsi iktidar'a
dc.contributor.advisor | Karasu, Koray | |
dc.contributor.author | Çelik, Fatma Eda | |
dc.contributor.department | Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi | tr_TR |
dc.date.accessioned | 2022-12-14T08:38:20Z | |
dc.date.available | 2022-12-14T08:38:20Z | |
dc.date.issued | 2017 | |
dc.description.abstract | "Güçlü devlet geleneği" tezinin hegemonik söylemi, tarihsel devinimi içinde farklılaşan yönetsel yapı ve düşüncelerin, tarihsel olarak özgül ve yapısal olarak özgün biçimlerinin ortaya çıkarılmasını ve incelenmesini olanaksız hale getirmiştir. Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti boyunca ortaya çıkan bütün yönetsel yapı ve düşünceler, merkeziyetçi, bürokratik ve otoriter olarak nitelenen tek tipleştirilmiş bir devlet biçimini sürekli yeniden üreten bileşenler olarak görülmüştür. Bu tez, yönetsel yapı ve düşünceleri oluşum süreçleri içinde inceleyerek, Osmanlı ve Cumhuriyet tarihi içinde imparatorluktan ulus-devlete geçiş sürecinin, hegemonik söylemin iddialarının aksine, özgül bir merkezileşme sürecine ve özgün bir biçimlenmeye tekabül ettiğini göstermiştir. Merkezileşmenin bu özgül ve özgün biçiminin, "devlet başkanlığı" makam ve organının değişimiyle görünür hale geldiğini ortaya koymuştur. "Kadir-i mutlak padişah" imgesini explanan olarak gören "güçlü devlet geleneği" tezi karşısında, "Osmanlı Padişahı"nı, bir "devlet başkanlığı" biçimi olarak beylikten devlete, devletten imparatorluğa geçiş sürecinde ve imparatorluk boyunca aldığı özgün formlarıyla yeniden tanımlayarak ve bir makam ve/veya organ olarak merkezî devlet içinde yeniden konumlandırarak, merkezî devletin Osmanlı boyunca farklı biçimler aldığını açığa çıkarmıştır. Tarih boyunca, Osmanlı "mülk"ü, "kişisel tabiiyet ilişkileri" üzerinden kurulan kolektif bir sömürü ve tahakküm mekanizması olarak, toplumsal iktidarın farklı şekilde merkezileştiği ve yoğunlaştığı biçimler almıştır. "Siyasal birikim"nin farklı biçimlerde kuruluşunu sağlayan bu "kişisel tabiiyet ilişkileri", kapitalist gelişmeyle birlikte "siyasal birikim"den bağımsızlaşarak farklılaşan sınıflaşma dinamiklerinin önündeki en önemli engel haline gelmiştir. Bu süreçte, "(genelleşmiş) kişisel iktidar"ın temelini oluşturan bütün "kişisel tabiiyet ilişkileri"ni çözecek bir "gayri-şahsi iktidar" oluşumu, "siyasal birikim" ayrıcalıklarına sahip mülk sahibi sınıflardan ayrı bir sınıf olan burjuvazinin "sınıf olarak yönetme" edimini açığa çıkaracak özgün form olarak belirmiştir. "Kişisel iktidar"dan "gayri-şahsi iktidar"a geçiş, 1923 Burjuva Devrimi'nin merkezileşme süreçlerinde ortaya çıkardığı niteliksel değişimin ifadesi olmuştur. Saltanat ve Hilafet makamı olan Padişahlık makamında merkezileşen ve yoğunlaşan, "kişisel tabiiyet ilişkileri" üzerinden kurulan sömürü ve tahakküm mekanizması, "gayri-şahsi iktidar"ın kuruluşuyla yıkılmış ve bu sayede, burjuvazinin iktidarının temelini oluşturan kapitalist gelişmenin önündeki engeller ortadan kalkmıştır. Bu kopuş momenti, bir "devlet başkanlığı" biçimi olan Padişahlıktan, Cumhurbaşkanlığına geçişle sağlanmış; 1923 Devrimi'nin ortaya çıkardığı "gayri-şahsi iktidar", Millet Meclisi içinden kurulan özgün bir merkezî makam ve organın oluşturulmasıyla mümkün olmuştur. | tr_TR |
dc.description.ozet | The dominance of "strong state tradition" thesis has made it impossible to reveal and examine the historically specific and structurally peculiar forms of admistrative bodies and thoughts that change in historical motion. The administrative forms and thoughts that emerged throughtout the Ottoman Empire and Turkish Republic have been seen as the components of a centralised, bureaucratic and authoritarian form of a unique state that continunously reproduces it. This thesis shows that contrarty to the dominant discourse, the transformation from an empire to a nation-state in the history of Ottoman Empire and the Republic corresponds to a specific centralisation process and peculiar formation by investigating the formation of administrative structures and thoughts in their development processes. It explains that this specific and peculiar form of centralisation has became apparent with the transformation of "head of state" as a post and a body. Against the "strong state tradition" thesis that sees "omnipotent Padishah" image as explanan, it reveals that the central state took different forms throughout the Ottoman period by redifying "Ottoman Padishah" as a form of "head of state" in its peculiar forms in the transformation periods from "Beylik"(Ottoman Principality) to state, from state to empire and throughout the empire and by positioning it as a post and a body in the central state. Throughout the history, as a collective exploitation and domination mechanism founded upon "personalised dependency", Ottoman State took forms where societal power was centralised and concentared in different ways. This "personalised dependency" that made it possible to establish "political accumulation" in different forms became one of the most important impediments to class dynamics which became independent from the "political accumulation" along with the capitalist development. In this period, the formation of "impersonal power" that dissolves all "personalised dependency" that forms the basis for "(generalised) personel power" has emerged as a specific form of act of "ruling as a class" of bourgeoisie as an independent class from propertied classes with "political accumulation" priviliges. The transformation from "personalised power" to "impersonal power" has become a statement of characteristic change that the 1923 Bourgeois Revolution brought out in the centralisation process. The exploitation and domination mechanism centralised and concentrated in Padishah as sultan and caliphate founded upon "personalised dependency" fell apart with the formation of "impersonal power" and thus the impediments to the development of capitalism that constitutes the foundation of the rule of bourgeoisie have been removed. This detachment moment was secured by the transformation from Padishah as a form of "head of state" to Presidency; the "impersonal power" emerged with the 1923 Revolution was made possible by the formation of a specific central post and body within the National Assembly. | tr_TR |
dc.identifier.uri | http://hdl.handle.net/20.500.12575/86053 | |
dc.language.iso | tr | tr_TR |
dc.publisher | Sosyal Bilimler Enstitüsü | tr_TR |
dc.subject | Osmanlı İmparatorluğu | tr_TR |
dc.subject | Türkiye Cumhuriyeti | tr_TR |
dc.subject | Kişisel iktidar | tr_TR |
dc.subject | Gayri-şahsi iktidar | tr_TR |
dc.title | Osmanlı İmparatorluğundan Türkiye Cumhuriyeti'ne: 'Kişisel iktidar'dan 'Gayri-şahsi iktidar'a | tr_TR |
dc.title.alternative | From Ottoman Empire to Turkish Republic: From "Personal power" to "İmpersonal power" | tr_TR |
dc.type | doctoralThesis | tr_TR |